Cambridge Üniversitesi filozofu Dr. Tom McClelland, Mind & Language dergisinde yayımlanan yeni bir çalışmada, yapay zekanın bilinçli hale gelip gelmediğini belirlemenin imkansız veya en azından çok uzak bir ihtimal olduğunu ileri sürdü.
Yapay zeka teknolojileri, Terminator, Matrix ve M3GAN gibi filmlerdeki kurgusal kavramlardan günlük hayata sıçradı. İnternet aramalarında ve televizyon yayınlarında sıkça rastlanan bu sistemler, yazar ve sanatçılardan çalınan verilerle eğitildi. Muazzam enerji kaynakları tüketen modeller, insan düzeyinde bilinç kazanırsa haklar meselesini gündeme getirdi. McClelland, bu sorunların çözülebilir olduğunu, ancak yapay zekanın duyarlılık kazanmasını tespit etmenin ise mümkün olmayabileceğini belirtti.
Çalışmada, bilinç kavramını tanımlama ve tespit etme yeteneğinin yetersiz olduğu kaydedildi. McClelland, güvenilir bir testin geliştirilmesinin imkansız veya uzun vadeli bir süreç olabileceğini ifade etti. Bilinç tek başına yapay zekaya haklar kazandırmaya yetmezken, iyi-kötü ayrımı, zevk-acı hissi ve deneyimlere yönelik olumlu-olumsuz duygular içeren belirli bir bilinç türü aranması gerektiği vurgulandı.
McClelland, 17 Aralık tarihli açıklamasında, “Bilinç, yapay zekaya algı ve öz-farkındalık kazandırır, ancak bu durum hâlâ nötr kalabilir” diye kaydetti. “Duyarlılık, iyi veya kötü bilinçli deneyimler içerir; bu da bir varlığın acı çekme veya zevk alma kapasitesini belirler. Etik sorunlar burada devreye girer. Kazara bilinçli yapay zeka yaratsak bile, endişe edilmesi gereken tür olmayabilir.”
Özellikle otonom araçlar örneği verildi. Yol algılayan ve deneyimleyen self-driving arabalar belirli bir bilinç düzeyine sahip olabilir, ancak hedeflerine ve eylemlerine yönelik duygusal tepkiler geliştirmedikçe sorun teşkil etmez. Yapay zeka şirketleri, insan benzeri bilişsel yeteneklere sahip Yapay Genel Zeka’nın (AGI) yaklaştığını iddia ederken, McClelland insanın bile kendi bilincini tam tanımlayamadığını aktardı. Bu durum, makinelerde test geliştirmeyi belirsiz kılıyor.
Yapay zeka duyarlılığı savunucuları, bilinç fonksiyonlarını makine yapısında kopyalamanın bilinç yaratacağını öne sürerken, eleştirmenler organik ve somut bir bedene ihtiyaç duyulduğunu savundu. McClelland, her iki tarafın da kanıtlanmamış mantıksal sıçramalar yaptığını belirtti. “Bilinç hakkında derin bir açıklama yok” diyen filozof, bilişimsel yapılarla bilincin ortaya çıkacağına veya biyolojik özüne dair kanıt bulunmadığını ifade etti. Ufukta yeterli delil görünmezken, en iyi senaryonun entelektüel bir devrimle viable bir test geliştirmek olduğunu kaydetti.
Makine bilinci sorusu, diğer bilinçli organizmalarla etkileşimdeki etik karmaşıklıkları da gündeme getirdi. Büyüyen kanıtlar, karideslerin acı çekebileceğini gösterirken, yılda yaklaşık yarım trilyon karidesin öldürüldüğü belirtildi. McClelland, karideslerde bilinç testi yapmanın zor olduğunu, yapay zekada ise bunun çok daha karmaşık hale geldiğini aktardı.
Yapay zekanın günlük hayattaki yaygınlaşması, arama motorlarından televizyonlara kadar her alanda kendini gösterdi. Büyük dil modelleri ve üretken yapay zeka programları, etik sorunlarla boğuşuyor. Veri hırsızlığı ve enerji israfı gibi sorunlar çözülebilir nitelikteyken, bilinç meselesi felsefi bir çıkmaz yaratıyor.
McClelland’ın çalışması, yapay zeka tartışmalarına yeni bir boyut kattı. Bilinçli makinelerin kurgusal temsilleri, M3GAN filmi gibi popüler kültürde yer alırken, gerçek dünyada tespit zorluğu devam ediyor. Otonom sistemlerin algı kapasitesi artsa da, duygusal duyarlılık eşiği etik sınırları belirliyor.
Filozof, AGI iddialarına karşı temkinli yaklaştı. İnsan bilincinin tanımı eksikken, makine testleri spekülatif kalıyor. Proponent ve eleştirmen kamplarının argümanları, bilimsel temelden yoksun sıçramalar içeriyor. Gelecekteki entelektüel ilerlemeler, ancak devrim niteliğinde bir atılım gerektiriyor.
Karides örneği, etik ikilemleri somutlaştırdı. Yıllık yarım trilyonluk katliam karşısında, yapay zeka bilinci daha soyut bir meydan okuma sunuyor. McClelland’ın görüşleri, Mind & Language’de yayımlanarak akademik tartışmayı zenginleştirdi.




