Sosyal medya, insanların hayatla etkileşimini değiştirirken markaların da müşterileriyle etkileşim biçimini değiştirdi. İlk dönemlerde markalar sosyal medyada nasıl iletişim kurabilecekleri konusunda oldukça bocalıyordu. O dönemleri hatırlayanlarınız vardır mutlaka; kurumsal dil katılığıyla sempatik olma çabasına giren markaların zor anlarına tanıklık ettiğimiz günler…
Sosyal medya nokta atışıyla hedef kitleye ulaşma şansı sundu
Aradan geçen zaman içinde, özellikle de Instagram’ın yükselişiyle birlikte markalar kendilerini anlatmak yerine müşterilerini de dinleyebileceklerini ve farklı ama etkili bir iletişim kurabileceklerini fark etti. Bu farkındalık markalara daha gelişmiş bir iletişim yeteneği kazandırmakla kalmadı; geleneksel reklam mecraları üzerinden topluca halka seslenmek yerine nokta atışıyla hedef kitleye ulaşma ve bu insanlara ürün satma fırsatı da sundu.
Yayınlanan araştırmalarda yüzdeler oynasa da genel olarak tüketicilerin yarısından fazlası sosyal medyayı satın alma kararı vermek için kullandığını söylemek mümkün. Bu durumu ilk olarak kullananlar influencer olarak adlandırılan, takipçisi bol diye tanımlayabileceğimiz hesaplar oldu. Twitter’da linçlenen influencer’lar Instagram’da beğeniden beğeniye koşarken, markalar da kapalı kapılar ardında hafif de mahçubiyetle influencer pazarlamanın etkisini itiraf ediyor, “satışlarımızı 15 kat artırdı”, “ürünümüz yok sattı” gibi cümlelerle influencer’larla işbirliklerine devam edeceklerini söylüyor.
Instagram da Facebook da bu satış gücünü ilk elden fark eden platformlar olarak alışveriş süreçlerini kolaylaştırmak için birbiri ardına çeşitli adımlar attılar. Facebook, Marketplace ile insanların kendi kullanmadığı ürünleri satmasını, paralelde de Instagram üzerinden de açtığı Shop uygulamasıyla şirketlerin satış yapabilmesini hedefledi. Şimdilerde Shop uygulamasını WhatsApp ve Marketplace’e taşımakla meşgul.
Asya pazarında durum biraz daha farklı ilerledi. Şu an sosyal alışveriş konusunda doğunun batıdan açık ara önde olduğunu söylemek mümkün. Üstelik satışların bir kısmı da online gerçekleşiyor.
Çin’in en popüler fenomenlerinden biri olan Viya, iki süren Bekarlar Günü etkinliği sırasında TaoBao platformunda 140 milyondan fazla izleyiciye canlı yayın yaparken, yine aynı platformda 719 milyon dolar değerinde bir satışın gerçekleştirilmesini sağladı.
Yüksek müşteri sayısı kadar inanılmaz boyutta bir rekabete de hazır olun
Artık öyle bir noktaya geldik ki, bugün ne iş yapıyorsanız yapın sosyal medya sizin için pazarlamanın en önemli parçalarından biri haline gelmeli. Yalnız ortada markalar için büyük bir satış fırsatı olduğu kadar büyük bir operasyon yükü de oluştu. Markalar için artık yönetilmesi gereken daha fazla satış kanalı var. Bundan 30 yıl önce mağazanızdan satış yapıyordunuz, 15-20 yıl önce internetten satış yapmaya başladınız, son yıllarda pazar yerleri üzerinde sitenizi açtınız ve şimdi de bum, sosyal medyada mağazanızı açtınız.
Yalnız konu sosyal medyada satış olduğunda markaların unutmaması gereken bir kritik nokta var; o da sosyal medyanın temelinde satışla değil sohbetle bir bağı olması. Sosyal medya platformları da aptal değil; arama motorlarında etkileşim oranı daha yüksek markalara yer verip dümdüz satış yapan ve içeriklerini etiketlere boğan markaları saf dışı bırakıyorlar. Örneğin Türkiye’de en çok kullanılan Instagram, 200 milyondan fazla işletme tarafından kullanılıyor. Bu inanılmaz rekabet karşısında nasıl ayakta kalacaksınız? Sadece reklam vererek büyüme şansınız çok düşük. Sohbet yaratmalısınız ve bunun için de hikayenizi anlatmalısınız. Videolar yaratmak, mikro influencer’larla işbirliğine gitmek ve trendleri takip etmek işinizin aslında büyük ama küçük bir parçası olacak. Sosyal medyada güçlü durmak için markasantrik davranmayın, markanızı değil müşterilerinizi merkeze alın. Siz kendi hikayenizi anlatırken onların da hikayelerini dinleyin.
Seth Godin bir zamanlar, “Pazarlama, pazarlama bölümüne bırakılmayacak kadar önemlidir“ demişti. Ben de kendi yorumumla sosyal medya ajanslara bırakılmayacak kadar önemli diyorum.
Sosyal alışveriş pazarı geçtiğimiz sene 500 milyar dolara yakın bir büyüklüğe ulaştı. Bu sene çok daha fazla büyüyecek, bundan sonraki senelerde de… Şimdi siz de bir Instagram sayfası açıp bu pazarın içinde yer alabilirsiniz. Ama işinizi büyütmek için üründen ve etiketten çok daha fazlasına ihtiyacınız olacak.
Bu yazı Digital Report Dergisi 10. sayısında yayınlanmıştır.