Son dönemde oyun sektöründe sıkça yaşanan işten çıkarmaların en ses getireni, Xbox, ZeniMax-Bethesda, Arkane Austin ve Activision Blizzard’daki 2550 pozisyonun kapatılması olmuştu. Küçülmeye gitmek yalnızca sektörün en büyük oyuncusunun yaptığı bir hamle değildi. Küresel oyun endüstrisinin irili ufaklı birçok oyuncusu benzer şekilde ekiplerini küçülttü.
ABD, Japonya ve Çin’e kıyasla daha küçük bir pazar olan fakat son yıllarda güçlü stüdyolarla adından sıkça bahsettiren Avrupa oyun sektöründe de çok büyük işten çıkarmalar yapıldı. Hatta öyle ki, Avrupa oyun sektöründe geçtiğimiz bir yıllık süreçte işten çıkarılanların oranı sektörün iş gücünün yüzde 21’ine tekabül ediyor. Bunlar arasından yüzde 15’i yeniden sektörde çalışmaya geri dönerken, yüzde 6,2’si ise hala iş arıyor.
Her yıl Values Value ve InGame Job iş birliğiyle gerçekleştirilen Big Games Industry Employment Survey araştırmasının bu yılki sürümünde, geçtiğimiz yıl Avrupa oyun sektöründe yaşanan dalgalanmaları gözler önüne seren daha birçok bulgu yer alıyor.
Oyun sektöründe çalışanlar için çalkantılı bir yıl
Bu yıl mart ile haziran arasında Avrupa genelinde 50’den fazla ülkede toplamda 1832 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırma, bölgedeki profesyonellerin yüzde 10’unun oyun dışındaki sektörlerde çalışmayı tercih ettiğini gösteriyor. Ayrıca oyun sektöründeki bazı pozisyonların işten çıkarmalara daha fazla maruz kaldığını ortaya koyuyor. Bu pozisyonlarda başı çekenler ise insan kaynakları, kalite kontrol ve sanatçılar.
Ankete katılanların yüzde 55,6’sı iş değişikliği yapmadığını belirtirken, yüzde 23,2’si kendi isteğiyle iş değiştirdiğini belirtti. Yüzde 15’i işten çıkarıldıktan sonra yeni bir iş bulurken, yüzde 6’sı hala iş arıyor.
Farklı dünyalar: AB ülkeleri ve “diğerleri”
Araştırma, Avrupa oyun sektörünün birlik içi ve birlik dışı olmak üzere ikiye ayrıldığını gözler önüne seriyor. Avrupa birliği ülkelerinde çalışan profesyoneller, birlik dışındaki ülkelerde çalışan meslektaşlarından çok daha fazla kazanıyor.
AB bölgesindeki pozisyonlar, özellikle teknik ve liderlik gerektiren rollerde daha yüksek maaşlar sağlıyor. Örneğin, programlama ve geliştirme pozisyonlarında AB bölgesindeki ortalama yıllık maaş 47 bin euro, AB dışı ülkelerde ise yalnızca 28 bin euro.
AB ülkelerinde faaliyet gösteren stüdyolarda ve oyun şirketlerinde insan kaynakları ve oyun tasarımı pozisyonlarında çalışanların maaşlarının, AB dışındaki bölgelerde çalışanlara kıyasla 45 bin euroya 26 bin euro şeklinde daha yüksek olduğu görülüyor.
Genel olarak, Avrupa oyun sektöründeki tüm pozisyonların maaş düzeyleri, şaşırtıcı bir istisna haricinde AB ülkelerinde daha yüksek. AB üyesi ülkeler ile olmayanlar fark etmeksizin tüm Avrupa ülkelerinin ortak özelliği ise kadın çalışanlara daha az maaş vermesi.
Sektörün baskın çalışma modeli ise hibrit kalmaya devam ediyor. AB’deki şirketlerin yüzde 57’si uzaktan çalışırken, AB dışında bu oran yüzde 75 gibi yüksek bir seviyeye çıkıyor.
Cinsiyet eşitsizliği sürüyor
Araştırma, Avrupa oyun sektöründe kadınların erkek meslektaşlarına kıyasla önemli ölçüde daha az maaş aldığını gözler önüne seriyor. Özellikle liderlik pozisyonlarında cinsiyetler arası maaş farkı oldukça belirgin. Üst düzey yönetici pozisyonlarında erkekler yıllık 76 bin euro kazanırken, kadınların 58 bin euro seviyesinde kalıyor. Kadın üst düzey yöneticiler, aynı pozisyonda çalışan erkeklere kıyasla yüzde 24 daha az kazanıyor.
Pazarlama ve kullanıcı kazanımı, iş geliştirme ve satış, proje yönetimi gibi pozisyonlarda da kadınların maaşları erkeklere kıyasla daha düşük. Örneğin, pazarlama alanındaki roller kadınlara erkeklerden ortalama yüzde 16 daha az maaş kazandırıyor.
Bu yılki araştırmanın en ilginç bulgusu ise gelir eşitsizliğinin bir alanda bozulduğunu ve hatta makasın alışılmış yönün tersine doğru açılmaya başlayabileceğini gösteriyor. Oyunların geliştirilmesine doğrudan katkıda bulunan teknik rollerde çalışan kadınların ortalama maaşı 50 bin euro iken, bu ortalama erkeklerde 49 bin euro olarak kaydedildi.
Diğer tüm pozisyonlar kadınlara erkeklerden daha az maaş veriyor.
Crunch kültürüne karşı reform çağrıları
Araştırmada oyun sektörü çalışanlarının en şikayetçi oldukları şeylerin arasında tükenmişliğe yol açabilen crunch kültürü bulunuyor.
Ekiplerin oyunu zamanında çıkarmak için gerekli kilometre taşlarının gerisinde kaldığının düşünüldüğü durumlarda zorunlu fazla mesai yapmasını öngören bu kültür, onunla bağlantılı olan uzun çalışma saatleri ve kötü yönetim politikaları, sendikalar ve işçi hakları grupları tarafından protesto ediliyor ve reform çağrılarının hedefi oluyor.
İş yükünü azaltmanın bir yolu olarak sektörde yapay zeka araçlarının kullanımı hızla artıyor. Ankete katılan oyun geliştiricilerin yüzde 54’ü günlük işlerinde yapay zeka araçları kullandıklarını belirtiyor. Bu oran geçen yıla kıyasla (yüzde 37) belirgin bir artış gösteriyor.
Araştırmanın detaylarını buradan inceleyebilirsiniz.