Canlı yayında alışveriş (Live Stream Shopping), alışveriş deneyimine etkileşimi de katarak, ürün satma becerisi ile birleştiriyor. Yeni nesil tüketicileri sanal alışveriş sepeti doldurtmanın ötesine geçirerek, ilgi çekici bir satın alma yolculuğuna çıkarıyor. Potansiyel müşterilerin ürünler hakkında soru sorabileceği, bu ürünleri farklı açılardan görebileceği ve tavsiyeler alabileceği bu satış türü, anlık promosyonlar, çekilişler ve özel indirimler eşliğinde ilerliyor ve alışveriş deneyimine hem eğlence hem de bolca sürpriz katıyor.
Çin’de başlayan trend, tüm dünyaya yayılıyor
Bu alanın öncüsü olarak kabul edilen Çin’de 2019 yılında yapılan toplam çevrimiçi alışverişlerin %37’si canlı yayınlar (Live Stream Shopping) üzerinden gerçekleşti. 2020 yılında ise bir önceki yıla göre işlem hacmi ve kullanıcı sayısı açısından iki kat büyüme gösteren alan, sosyal ticarete de büyük bir ivme ve derinlik kattı.
Diğer yandan bu yükseliş Çin’in çok ötesine geçti ve global olarak kabul gördü. Bu tür yayınlar için özel geliştirilen uygulamalar, başta Facebook ve Instagram’ın öncülük ettiği mağaza satışına yönelik geliştirmeler ile birlikte bu trendin gelişmesine kaynak sağladı.
Canlı yayında alışveriş için karar vermeden önce!
- Öncelikle bu yayınların markanız için doğru karar olup, olmadığını sorgulayın.
- Canlı yayınlar üzerinden bir dakikada vezir veya rezil olabileceğinizi asla unutmayın.
- Müşterilerinizin / takipçilerinizin olası sosyal ihtiyaçlarını göz önünde bulundurun.
- Sürdürülebilir bir çalışma bütünü ortaya koyabilecekseniz bu işe girin.
- Canlı yayın aksiliklerini ve olası olumsuz geri dönüşleri de hesaplayın.
- Rakiplerinizi ve rakiplerinizin takipçi kitlelerini iyi analiz edin.
- Hedef kitlenizin etkileşim olasılıklarını ve ilgi düzeylerini ölçün.
- Canlı yayın akışının kısa ve uzun vadeli maliyetlerini iyi düşünün.
- Çok kanallı deneyim alanlarınızı iyileştirin, satın alma kolaylığı sunmuyorsanız bu işe hiç girişmeyin.
- Marka imajınıza ve hikayenize daima bağlı kalın.
- Yayın kararı vermeden önce müşterilerinizi / takipçilerinizi dinleyin, geri bildirim almaya çalışın.
- Yayında kullanacağınız kişilerle markanızın uyumunu asla atlamayın.
Canlı yayında alışveriş trendini büyüten bir başka etken ise canlı yayın platformlarına olan yoğun ilgi ve kullanıcıların dahil olma isteğiydi. Google Trends’in son dönem verileri, canlı yayın platformları için yapılan aramaların Mart 2020 öncesi ve sonrası karşılaştırıldığında %300 ile %500 arasında arttığını ve 2021 yılında benzersiz bir büyüme ile yükselişini sürdüreceğini ortaya koydu.
Canlı yayında alışveriş mecraları ve platformları
Biz belki yolun başındayız ama dünyada canlı yayın alışverişini sosyal mecralar ile entegre hale getiren veya sosyal mecralara ihtiyaç duyulmadan tüm süreçlerin kurgulanabildiği uygulama ve platformlar var. Türkiye’de test yayınına geçen ve henüz kullanma fırsatı bulamadığım “Vidyodan” bunlardan biri. Bunun dışında e-ticaret devi Alibaba’nın iştiraki Taobao Live, Taobao Live’ın gerisinde kalmasına rağmen dünya genelinde daha kapsayıcı bulunan TikTok, bir başka Çin menşeli örnek Kwai, henüz kapsamı genişlememiş olmasına rağmen dev gelecek vaat eden Amazon Live, sosyal ticaretin büyümesine benzersiz katkıları olan Facebook ve Instagram, Aralık 2020 yılından beri bu uygulamaların öncülüğünü üstlenen Shopify, 90 saniyeden kısa videolar üzerinden alışveriş yapılabilir hikayeler sunan Google Shoploop ve elbette genç kuşak üzerinde de etkili bir duayen olan Twitch, canlı yayın alışverişini kusursuz bir deneyim alanına dönüştüren platformlar arasında. Hal böyle olunca bu trendin markalara, müşterilere ve pazarlama sektörüne getireceği yeniliklere de yakından bir bakmak lazım.
Müşteriler ve pazarlama dünyası ne kazanıyor?
Müşterilerin bakış açısından; ürünün nasıl kullanılacağı bilgisi, nasıl göründüğü konusuna bir izlenim vermesi, detaylı içeriği öğrenebilmesi, kişisel sorularını sorabilmesi, yayını izleyen diğer potansiyel müşteriler tarafından sağlanan gerçek zamanlı tepkileri takip edebilmesi, ürün hakkında görüş ve düşüncelerini paylaşabilmesi ve elbette promosyon veya indirim imkânı bulabileceği bir zeminle karşılaşıyor olması çok değerli. Bu alışveriş deneyimini dilerse arkadaşı veya yakın çevresi ile beraber yaşayabilme fırsatı bulması da cabası.
Konuyu markaların bakışı açısından ele almadan önce, e-ticaretin pandemi sürecinden yapısal olarak nasıl etkilendiğinden ve nasıl bir dönüşümün içerisinde olduğundan da söz etmeliyim…
Pandemi süreci boyunca gözlemlediğimiz mevcut veriler, e-ticaret penetrasyon oranını neredeyse üç yıl hızlandırdı ve toplam işlemlerin 2019 yılında %8, 2020 yılında ise %10 artmasına sebep oldu. Çevrimiçi satın alma, mağazadan teslim alma, çevrimiçi sipariş verme ve temassız ödeme ile teslim alma gibi varyantlar, pandeminin gerekliliğiyle birlikte popüler hale gelen yenilikler olarak öne çıktı.
2020 yılına girerken birçok işletme, beklentilerinde ötesine geçerek dijital temas noktalarını birleştirdi. Bu değişimin belirgin olarak gözlendiği alanlardan biri de e-ticaret oldu. Tüm dünyada e-ticaret hacminde büyük bir artış gözlenirken, online alışveriş yapma şeklimiz ise pandeminin başındaki haline göre bir hayli değişti. Bu çeşitlilik pazar payı üzerinde oluşan rekabet dengelerini de etkiledi.
Markaların bakışı açısından; ister bir perakende devi olun ister ise bir KOBİ veya sıradan bir satış noktası ve hatta evden üretim yapan bir girişim, offline satış noktanızı online’a taşımak ve müşterilerinizin çevrimiçi alışveriş yapmasını kolaylaştırmak temel bir gereklilik haline geldi. Bu alana olan rağbet, pandemi ile birlikte yaşadığımız insani değişim ve alışveriş alışkanlıklarımızın dönüşümü ile de ilgili. Alışverişin bu yeni yüzü ve insani tarafı; eğlence ihtiyacı, eksikliği çokça duyulan güven duygusu, deneyim alanı boşlukları, lojistik sıkıntılar, danışmanlığa duyulan ihtiyaçlar, celebrity dediğimiz ünlüler ve mikro & makro influencer’lardan kolay etkilenilmesi (ve bu gruba dair duyulan güven – onay ihtiyacının artışı), tanıtımlarda yaratıcılık beklentisi, incelemeye artan talep ve elbette promosyon ve indirimlere duyulan ihtiyaç ile de ilgili….
Listeyi uzun tuttum biliyorum ama müşteri ve kullanıcıların ihtiyaçlarına bağlı olarak şekillenen bu süreç, e-ticaret’i yeniden eğlenceli hale getirmeye ve biz pazarlamacıları da yeni fikirler bulmaya – yeni iş ortaklıkları kurmaya da sürüklüyor.
Hiç durmayan, sürekli hızlanan böylesi dinamik bir sektörde iş yapmak, ayakta kalmak kolay değil, öte yandan tüm bu gelişmeler kişinin bilgisini taze tutuyor, daha fazlasını yapabilmek konusunda da cesaretlendiriyor.
Canlı yayında alışveriş, sadece canlı video akışı seçeneklerinin artması veya hızlı ödeme özellikleri ile zenginleştirilmiş uygulamaların geliştirilmesi ile yükselişe geçmiş bir trend olarak görülmemeli.
Canlı alışverişin geleceği
Yeni alışveriş ekosistemini inşa ederken hepimizin birbirinden ayrılamayacak bir hikayesi ve tazelenmiş bakış açıları olacak.
Alışveriş alışkanlıklarını dönüştüren tüm bu süreç, yakın zamanda olmaz dediğimiz AR ve VR özellikli deneyim alanlarının pazara girmesini de hızlandırıyor. Yapay zeka destekli algoritmalar, tüm finansal dünyayı çoklu kullanıcı deneyimi eşliğinde sunan Super App’ler, talep etmek ve hesabını sormak konusunda sınır tanımayan müşteriler, güncelleme ve geliştirmeler ile bambaşka bir pazara dönüşen platformlar deneyim alanlarının her aşamasını yeniden tasarlamamızın gerekliliğini vurguluyor.
Canlı yayında alışverişi kurgulamadan önce…
Canlı yayında alışveriş, genel olarak TV’deki alışveriş kanalları, influencer’ların ürün incelemeleri ve canlı yayın ürün tanıtımlarına benzetilir, ancak bunun yanında pek çok ilginç özellik taşır. Yayını kurgulamadan önce başlangıcından bitişine tüm süreçleri çok iyi planlamanız, bir ekip olarak hareket etmeniz ve hazırlıksız yakalanmamanız önemlidir. Çalışmanın maliyeti düşük, geri dönüş oranı ise yayınınızın ilgi çekiciliği ile direkt ilgilidir.
Lütfen unutmayın, insanlar bazen can sıkıntısından ve zaman öldürmek için de alışveriş yaparlar. Live Stream Shopping, müşterilerinizle aranızda kuracağınız bağı geliştirir, güven telkini sağlar ve eğlenceli bir alışveriş deneyimi yaşatır. Bunların dışında;
- Deneyimi dilediğiniz canlı yayın platformunda kurgulayabilirsiniz. Yayın sosyal medya kanallarınız, e-ticaret platformlarınız, mobil uygulamanız ve hatta bu çalışmalar için geliştirilen uygulamalar üzerinde gerçekleştirebilirsiniz.
- Satmayı planladığınız ürünlerini bağlam içinde göstererek mağaza içi alışveriş deneyimi yaşatabilirsiniz.
- Etkileşimi artırmak için yayın içine oyunlar ve eğlence faktörlerini (çekiliş, özel indirim, anlık indirim, indirim kuponu, sınırlı sayıda ürün satışı, yayın özel ürün paketleri satışı, sınırlı stok, yeni ürün tanıtımları, promosyon ürünler, soru – cevap, anket… gibi) dahil edebilirsiniz.
- Satışına odaklandığınız ürün farklı beden ve ten rengi gibi faktörlerden etkileniyorsa, birden fazla manken, konuk veya influencer kullanarak daha gerçekçi ve net bir alışveriş deneyimi yaşatabilirsiniz.
- Yayın esnasında edindiğiniz geri bildirimleri ürün geliştirme veya iyileştirme için de kullanabilirsiniz.
- Ürün ayrıntılarını vurgulayan ambalaj, malzeme, içerik gibi detaylarının rahatlıkla incelenebileceği minik klipleri yayına dahil edebilirsiniz.
Vidyodan ile canlı yayında satılabilecek her şeyin platformu olmak istiyoruz
Kaan Kayabalı, Onedio Kurucusu
“Vidyodan, Onedio tarafından kurulan Türkiye’nin ilk canlı yayından alışveriş deneyimi sunan pazar yeri uygulaması. Herkes kendi canlı yayınını başlatıp, ister mağazasındaki ürünleri ister ikinci el ürünlerini satabilir, izleyicilerle etkileşime girebilir. Pandemi döneminde yıllık hacmi 150 milyar doları aşan canlı yayın trendi, yepyeni bir satın alma deneyimi sunuyor. İzleyicilerin ürünü canlı yayında tüm detayı ile görmeleri, satıcı ile etkileşime girip akıllarındaki soruları sorabilmeleri ve canlı yayına özel fırsat ve indirimleri yakalayabilmeleri, bu trendin fark yaratan noktaları. E-ticaretin büyümesi ve fiziksel perakende noktalarına ilginin azalması ile gerçek bir satıcı-alıcı deneyimini simüle eden canlı yayında alışveriş, dünyada yeni nesil e-ticaret deneyimi olarak standartlaşacak Vidyodan ise şu an sadece üye işyerleri tüm ödeme ve kargo altyapımızı kullanarak satış gerçekleştirebiliyor. Çok yakında 2. el ürün satışı da olacak. Daha sonra canlı yayında hizmet satışları başlayacak. Özel ders, ücretli canlı yayınlar gibi özelliklerimizi tanıtacağız. Kısaca canlı yayın ile satılabilecek her şeyin platformu olmayı hedefliyoruz.”
Bu yazı Funda Güleç Yalçın tarafından yazılmış ve Digital Report Dergisi 7. sayısında yayınlanmıştır.