Galaxy Tab S’in başarısından sonra, hem akıllı telefon hem de tabletlerde yükselişe geçen Samsung, iPad’e yakın bir tasarım ve boyutla karşımızda.
Birçok Android tablet üreticisi gibi Samsung da uzun süre 16:9 ve 16:10 ekran oranını korudu, ancak iPad 4:3 kullanarak hem yatay hem de dikeyde rahat kullanılabilen bir cihaz olmayı başardı.
Yakın zamanda bazı Android tabletler (Nexus 9, Nokia N1 vs) sonunda bu ekran oranına geçmeye başladılar. Bu oran videolarda da çalışırken de hem yatay hem dikey konumda rahat bir ekran dağılımı sağlıyor.
Üretim kalitesi olarak Tab S2’yi, önceki modeldeki kadar başarılı değil. Samsung’un bazı ürünlerini plastiğe boğmak gibi bir derdi var ve bu hâlâ sürüyor. Arka yüzey mat bir plastikten ama alüminyum çerçeveye oturtulmuş.
Her şeye rağmen, görünümü güzel, üstelik son derece ince ve hafif. Tab S2 5,6 mm kalınlığında ve 398 gram ağırlığında.
İçerisinde toplam sekiz çekirdeğe sahip iki işlemci çekirdeği taşıyan Samsung Exynos Octa 5433 yer alıyor. A57 çekirdekleri 1,9 GHz hızında, A53 ise 1,53 GHz hızında. 3 GB bellek de bir dizüstü standardı performans sağlaması için mevcut.
Super AMOLED kullanan 9,7 inçlik ekran 204×1536 piksel çözünürlüğe erişiyor. Depolama alanı 32 ve 64 GB seçeneklerine sahip ve bunu microSD ile 128 GB’a kadar artırmak mümkün.
Bağlantılarda Wi-Fi (n ve ac destekli) ve Bluetooth 4.1 mevcut. Dilersen SIM takarak mobil internet kullanabileceğiniz 4G destekli modeli de alabilirsin. Bunun dışında ana düğmede parmak izi okuyucusu bulunuyor.
İçerisinde Word, Excel, PowerPoint ve OneNote kurulu Microsoft Office uygulaması yer alıyor. Ne yazık ki, bu uygulamalar kaldırılamıyor. Ayrıca Android 5.0 (Lollipop)’un içerisindeki Google uygulamalarının yanında, azımsanmayacak kadar Samsung uygulaması da var. Bu biraz kalabalık yaratıyor.
Samsung’un TouchWiz arayüzü ise artık alıştığımız çift ekran moduna sahip. Ekranı bölerek iki uygulamayı yan yana kullanabiliyorsun. Tabii Android’in resmî desteği olan bir özellik değil, Samsung tarafından geliştirildiğinden her uygulamada mükemmel sonuçlar almak mümkün değil. Örneğin Gmail kullanırken ekranı yataymış gibi geniş kullanmaya çalışması, halbuki ekranın dar olması işleri zorlaştırabiliyor. Ancak web tarayıcı açıp bir yandan Twitter’a bakmak istersen, sorun yok.
Denemelerde gördük ki, ekran parlaklığı gayet iyi, güneş altında bile rahatça kullanabilirsin ama renkler sanki biraz fazla doygun.
Rakiplerine göre performansı yerinde ama tableti oyun ağırlıklı kullanacaksan, Snapdragon 810’lu bir tabletle daha fazla performans alabilirsin. Hatta iPad Air 2 bile farklı bir sistem olan iOS kullanmasına karşın, bazı oyunlarda daha akıcı.
Arka kamerası ise iç ve dış çekimlerde keskin sonuçlar almayı başardı. Çekimlerin fazla pozlandığını (dolayısıyla bazen gereğinden çok aydınlık) olduğunu bile söyleyebiliriz. Fakat renkler yerinde ve homojen dağılım açısından da başarılı. Öndeki 2,1 MP kamera ise bir özçekim canavarı değil ama insanların seni net görebileceği bir Skype görüşmesi yapmak için yeterli kaliteyi sunuyor.
Pil ömrüne gelirsek, Tab S’teki 7900 mAh yerini 5870 mAh’ye bırakmış. Bu kapasiteyle problem yaşamıyor. Hatta iPad Air 2’yi de geride bırakıyor ve 12 saati aşıyor.