Tıpkı kitaplar ve filmler gibi, oyunların yerelleştirilmesi de perde arkasında titiz bir çalışma, dikkat ve yaratıcılık gerektiren zorlu bir süreç. Daha önce, yerelleştirmedeki eksiklikler nedeniyle ana dilinizde okuduklarınızı anlayamadığınız anlar yaşamış olabilirsiniz. Bu yüzden, birçoğumuz eserleri ve oyunları kendi dilimizde tercih ediyoruz. Ancak, yüzlerce saat İngilizce oynadığım Baldur’s Gate 3’ün Türkçe sürümüne sonradan şans verdiğimde, bu alışkanlıktan kurtulmuş olabileceğimi fark ettim.
Sayısız ödül kazanan ve bu döneme damga vuran Larian Studios imzalı Baldur’s Gate 3, dilimize öylesine güzel çevrilmiş ki, okuduklarınızı anlamayı bir kenara bırakın, harika yazılmış hikayesi sürükleyiciliğinden hiçbir şey kaybetmemiş. Özellikle özel isimlerin Türkçe karşılıkları takdire şayan bir şekilde uyarlanmış. Yüzlerce saat oynadığım oyunu Türkçe sürümüne geçtikten sonra ilk kez bitirmem, bu yerelleştirmenin başarısına dair bir anlam taşıyor olmalı. Jenerik ekranında bu yerelleştirme projesine imza atan Aibell Game Localization’ı gördüm. 11 yıldır oyun yerelleştirme alanında çalıştığını öğrendiğim şirketin kurucusu Aybars Sapan ile iletişime geçerek, günümüzün en iyi oyununu dilimize nasıl kazandırdıklarını sordum.
3 milyon kelimeyle bu zamana kadarki en büyük projeleri olan yapıma çok önem verdiklerini söyleyen Sapan, bazı İngilizce isim ve terimlere Türkçe karşılıklar bulmak için nasıl aylarca düşündüklerini anlattı. Ekipte, Dungeons & Dragons evrenine hakim profesyonellerin bulunması ise bu başarıyı mümkün kılmış: “Hem oynadık hem yerelleştirdik hem de eğlendik. Bunu değerli oyuncularımıza da yansıtabildiysek ne mutlu bize”
Bu yazı Digital Report Dergisinin 20. sayısında yayınlanmıştır.