Dünya yapay zeka teknolojilerindeki hızlı gelişmelere tanık olmaya devam ediyor. Bu gelişmelerle birlikte, dört günlük bir çalışma haftası olasılığı her zamankinden daha yakın görünüyor. Birçok insan, daha az saat çalışma fikrini memnuniyetle karşılasa da, böyle bir değişikliğin ekonomi ve iş piyasası üzerindeki etkisinin nasıl olacağı henüz bilinmiyor.
Yapay zeka teknolojileri haftalık çalışmayı 4 güne indirebilir
Uzmanlara göre, ChatGPT gibi yapay zeka teknolojilerinin hızlı gelişimi, yakın gelecekte beyaz yakalı meslekleri dönüştüreceği tahmin ediliyor. Yapay zeka destekli sohbet robotları, konuşma yetenekleri bakımından şimdiden etkileyici bir şekilde insana benziyor ve yakında çeşitli sektörlerde çok çeşitli görevleri yerine getirebilecekler.
İskoçya’daki bir konferansta Nobel ödüllü çalışma ekonomisti Christopher Pissarides, yapay zeka teknolojilerinin toplu işten çıkarmalara yol açmak yerine daha kısa bir çalışma haftasının oluşmasına neden olabileceğini öne sürdü.
Pissarides, yapay zeka araçlarının sıradan işleri halledebileceğine, insan çalışanları daha ilginç işlere odaklanmaları için serbest bırakabileceğine ve üretkenlik ve refahta artışa yol açabileceğine inanıyor. Bu nedenle, dört günlük bir çalışma haftasının kolayca uygulanabileceğine inanıyor.
Daha az iş, daha az ödeme
Böyle bir değişikliği çevreleyen belirsizlikler elbette varlığını sürdürüyor. Örneğin, daha kısa bir çalışma haftası, daha az saat çalışanlar için ücret kesintisine neden olabilir ve yapay zeka teknolojisi daha fazla görev üstlendikçe şirketler işgücünü kademeli olarak azaltabilir.
Goldman Sachs’ın yakın tarihli bir raporu, başta beyaz yakalılar olmak üzere 300 milyona kadar işin yapay zeka teknolojisi nedeniyle kaybedilebileceğini veya etkilenebileceğini öngörüyor. Ancak rapor, görevlerin daha verimli bir şekilde yerine getirilmesiyle teknolojinin yeni işler yaratacağını ve ekonomik üretkenliği artıracağını da öne sürüyor.
Evet, yapay zeka teknolojilerinin işyerini etkileme derecesi henüz tam olarak belirlenemedi. Ancak, mevcut trendler ve gelişmeler, bu teknolojilerin birçok sektörde önemli bir rol oynayacağını gösteriyor.
Yapay zekanın, işyerleri üzerindeki etkisi daha fazla tartışma ve araştırma gerektiren bir konu. Yapay zeka teknolojilerinin sunduğu olanakları ve zorlukları keşfetmek ve işin geleceğinin herkes için adil ve kapsayıcı olmasını sağlamak, politika yapıcıların, işletmelerin ve çalışanların görevidir. Bu konuda yapılacak araştırmalar, Yapay zeka’nın işyerlerindeki kullanımının artmasıyla birlikte, işgücü piyasasında değişiklikler yaratabileceğini ortaya koyuyor.
Yapay zeka teknolojileri daha da geliştikten sonra çalışma hayatına hazırlıklı olmak istiyorsanız, “Yapay zeka prompt mühendisliği” hakkındaki yazımıza göz atın.
Yapay zeka’nın potansiyelini kucaklamaya devam ederken, toplumumuz üzerindeki etkisini de göz önünde bulundurmalı ve hepimize fayda sağlayacak çözümler bulmak için çaba göstermeliyiz.