Hızlı ve agresif büyüme kararlılığını pek de ülke ayırmadan devam ettiren Uber’in başı dertten kurtulmuyor. Normal araç ve kullanıcıları sistemine dahil ederek alternatif bir taksi ağı oluşturan Uber’in başına örülen çorapların ham maddesi büyük bir oranla korsan taksicilik ve vergi kaçakçılığı oluyor.
Yılın ilk aylarında bir yolcunun Uber sistemindeki bir şöför tarafından cinsel saldırıya uğraması, firmanın Hindistan faaliyetlerini bir süre sekteye uğratmasına rağmen hızlı büyümesi devam etti. Hatta Uber geçtiğimiz ay Hindistan’a 1 milyar dolar yatırım yaparak günlük seyahat sayısını 9 ayda 1 milyona çıkarmayı planladıklarını açıkladı. Fransa’da taksicilerin şiddetli eylemlerine neden olan firma, Avustralya’da da vergi konusunda sıkıntılar yaşıyor.
Hindistan dev bir pazar ama ondan devi de var: Çin. Geçtiğimiz yıl kıta Çin’inde faaliyete başlayan alternatif taksi servisinin Guangzhou ofisi Nisan ayında bir polis baskınına sahne olmuştu. Baskının sebebi ise lisans sahibi olmayan sürücülerle yolcu taşıması yapılması.
Dün beş farklı araca Uber kullanarak müşteri gibi binen Hong Kong polisi sürücüleri, lisans ve yolcu taşımaya uygun sigorta sahibi olmadıkları için tutukladı. Resmi ağızlardan Uber ofisine yapılan baskınla ilgili bir açıklama yapılmamasına rağmen, baskının görüntüleri basında yer aldı. Baskın sonrası üç Uber çalışanın göz altına alındığı ve birçok belgeyle bilgisayara el konulduğu da gelen bilgiler arasında.
Bir yılı aşkın süredir ülkemizde de İstanbul’da faaliyet gösteren Uber, 58 ülkede 300 şehirde hizmet veriyor.