Philips Türkiye, Future Healthcare Konferansı kapsamında “Sağlıkta Dijital Dönüşüm” ve “Sağlık Teknolojilerinde Kadın Liderler” panellerine katıldı.
Philips Türkiye CEO’su Haluk Karabatak, “Sağlık teknolojisinde amacımız Dörtlü Hedef’e ulaşmamızı sağlayacak akıllı çözümleri oluşturmak. Bu Dörtlü Hedef: Daha düşük maliyetle daha iyi sonuçlar ile hasta ve personel deneyiminin iyileştirilmesi. Dördü de çok basit hedefler ancak aynı anda elde edilmesi bir o kadar zor” dedi.
Karabatak sözlerine, “Dijital sağlık teknolojilerinin düşünülenin aksine insanı merkez alarak çözümler sunacağına inanıyorum. Sağlıkla ilgili derinlemesine düşünmemiz gerekiyor. Sağlık, daha uçtan uca bir yaklaşımı benimseyen hizmet odaklı bir sektör haline geliyor. Sağlıkta dijital dönüşüm; hastaları tıbbi görevlilerle, tıbbi görevlileri hastalarla hem hastane içinde hem hastane dışında kusursuz bir şekilde birbirleri ile iletişime geçirip, gerçek bir sağlık ağı oluşturarak gerçekleştirilebilir.’’ şeklinde devam etti.
Yapay zeka, hastalık teşhisinde kullanılacak
Panelde yer alan Amerikan Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Kliniği Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Murat Aksoy, dijital sağlık teknolojilerinin önümüzdeki yıllarda hastalıkların doğru teşhis ve tedavisinde büyük rol oynayacağını ifade etti. “Teknoloji her alanda olduğu gibi sağlık alanında da değişimi başlattı. Gelecekte sağlık hizmetlerinde yapay zeka etkin olarak kullanılacak. Bu bakımdan değerlendirdiğimizde yapay zeka uygulamalarının sağlık üzerindeki etkisi giderek büyüyecek ve en önemlisi dijitalleşen sağlık sektörü ile birlikte sağlık hizmetleri de kişiselleşecek. Bunu şöyle açıklamak mümkün; aynı hastalığa sahip olan iki farklı hastaya birbirinden farklı ve kişiselleştirilmiş tedavi yöntemleri uygulayarak kişisel tedavi önerilerinde bulunabileceğiz. Doktorların verileri inceleyerek bir hastalığı iyileştirmesinin önünü açan yapay zeka, hastalık teşhisinde yüzlerce benzer vakayı inceleyerek teşhis ve tedavide kolaylıkla uygulanabilen güvenli bir yöntem olacak. Gelişen teknoloji ile birlikte hayatımıza giren akıllı cihazlardan elde edilen veriler, hastane kayıtları ve genel sağlık bilgilerini bağlantılı bir şekilde değerlendirebilmek de mümkün olacak” dedi.
Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. İbrahim Kulaç ise “Patoloji disiplini sağlıkta dijital dönüşümün önemli ölçüde hissedildiği bir disiplin. Dijital patolojinin rutin kullanıma girmesiyle birlikte ofis anlayışımız hastane odalarının çok ötesine geçti. Ayrıca dijital patoloji sayesinde dünyanın herhangi bir yerindeki hastaya uzaktan hızlıca tanı vermek artık mümkün, bu da konsültasyon hizmetlerinde önemli bir olanak sağlıyor. Ayrıca ileride çok daha aktif kullanılacağına inandığım yapay zeka uygulamaları ise patoloji pratiğinde büyük bir değişime neden olacak. Yapay zeka uygulamaları biz patoloji uzmanlarının gerisinde bir tarama basamağı olarak görev alacak diye düşünmekteyim” dedi.
Yapay zeka ve akıllı teknolojiler hasta güvenliğini artıracak
Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel, “Yapay zeka ve gelecek sağlık teknolojileri doğru kullanıldığı taktirde hastanelerde, özellikle de yoğun bakım ünitelerinde “Hasta Güvenliği” çok daha yukarılara çıkacaktır. Yapay zeka ve akıllı teknolojiler aynı zamanda hem sağlık çalışanlarının hem de hastaların hayatını kolaylaştıracaktır. Yoğun bakım yatağı gereken bir hastanın triyajında da işlev görecek olan yeni teknolojiler; hastanın hangi seviye yoğun bakım ünitesinde yatması gerektiğinden, nereye tam adres olarak yatabileceğine kadar çok detaylı ve hızlı sürede bizlere bilgi sunacaklardır. Bu da bizleri ve hastayı maliyet ve zaman yönetimi açısından oldukça rahatlatacaktır’’ dedi.