Size anlatacak iki trajikomik dijital dönüşüm hikayem var:
Bu sıralar yolum hep e-Devlet kapısından geçiyor. Önce yeni evimin elektrik, su ve doğalgaz hizmetlerini evimin konforunda (ki pandemide pek makbule geçti), hiçbir kendini bilmez dibime girmeden açtırabildim. Buraya kadar her şey olması gerektiği gibi çalıştı. Sonrasındaysa İstanbul’da gördüğüm bazı tedavilerin, e-Nabız sistemi üzerinden Samsun’daki profesörler tarafından incelenmesine ihtiyaç duydum. Gelin görün ki, tedavilerime dair kayıtların hepsi özensiz ve eksikti. Sonuç olarak bir sürü testin yeniden uygulanması gerekti. Başıma gelen bu olayı, Florida’da faaliyet gösteren dev bir şirketin BT operasyonlarında görev alan arkadaşım Matthew’a anlattığımda, onun da bir tepeden inme ve benimsenmemiş dijital dönüşüm hikayesi olduğunu öğrendim.
Söz konusu bu şirket, her üç ayda bir çalışanlarından Excel formatında hazırlanan bir anketi doldurmalarını istiyor. Anket sonuç verileri, yapay zekanın çalışma ortamını ve verimliliği iyileştirmeye yönelik analizler yapması için kullanılıyor. Ancak sistemin bir departmana dair yaptığı önerilerin absürtlüğü dikkatleri çekiyor ve BT ekiplerinin konuyu incelemesi isteniyor. Farklı bir anketi bu kez BT ekibi huzurunda doldurmaları istendiğinde, departmanın anket formlarını yazdırdığı ve kalemle işaretlediği fark ediliyor…
Her iki hikayenin de kıssadan hissesini, bana ayrılan sayfanın limitlerini de göz önünde bulundurarak sizlere bırakıyorum.
Bu yazı Digital Report Dergisi 10. sayısında yayınlanmıştır.