Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen TikTok kongre duruşmasında, TikTok CEO’su Shou Zi Chew, devam eden olası TikTok ABD yasağı hakkında birçok tartışmalı açıklama yaptı.
Perşembe günü gerçekleşen kongre duruşmasında, TikTok CEO’su Shou Zi Chew, dört buçuk saat boyunca hem Demokratların hem de Cumhuriyetçilerin yoğun bir sorgusu altında kaldı. Kongre duruşması, politikacıların acımasız bir şekilde ona saldırdığı hiç bitmeyen bir kısır sorgulama çizgisiyle karakterize edildi. TikTok daha sonra politikacıların taktiklerini “tribünlere oynamak” olarak nitelendirdi. Ancak, uzun sorgulamaların hayal kırıklığı yaratmasına rağmen, bazı ilginç açıklamalar yapıldı.
TikTok CEO’su Shou Zi Chew, kendi çocuklarının TikTok kullanmadığını açıklarken, Singapur’da yaşamaları nedeniyle uygulamanın 13 yaşından küçük çocuklar için olan versiyonunun kullanılamadığına dikkat çekti. Ancak, ABD’de çocuklar için bir versiyonunun mevcut olduğunu ve eğer çocukları Amerika’da olsaydı, onların TikTok’u kullanmalarına izin vereceğini belirtti.
TikTok kongre oturumunda tüm gözler Project Texas’taydı
Bu bilgi, TikTok’un ABD hükümetinin veri güvenliği endişelerini ele almak için yürüttüğü çabaların yeterli olmadığına dair endişeleri artırabilir. TikTok’un verilerinin Çin hükümetine erişebileceği endişeleri, uygulamanın ABD’de yasaklanmasına veya daha sıkı düzenlemelere tabi tutulmasına yol açmıştı. TikTok, bu endişeleri ele almak için ABD’de veri merkezleri kurmayı, Oracle ile işbirliği yapmayı ve ABD’de bağımsız bir şirket olarak faaliyet göstermeyi teklif etmişti. Ancak, bu son bilgi, TikTok’un verilerinin Çin hükümeti tarafından kullanılması riskine karşı ne kadar korunaklı olduğunu sorgulatabilir.
TikTok CEO’su Shou Zi Chew’in ByteDance’de hisse sahibi olması, TikTok’un ABD’de yasaklanmasına ilişkin tartışmaların merkezinde yer alıyor. ByteDance, TikTok’un ana şirketi ve ABD hükümeti, TikTok’un verilerinin Çin hükümetiyle paylaşılması endişesiyle uygulamayı yasaklama tehdidinde bulunuyor. Bu nedenle, Chew’in ByteDance’deki hisse sahipliği, TikTok’un güvenilirliği hakkındaki endişeleri artırıyor. Ancak Chew, kongre oturumunda, hisselerinin önemsiz olduğunu ve TikTok yönetimiyle ByteDance arasında bir ayrım olduğunu vurguladı.
TikTok’un Washington’da agresif bir lobi çalışması yapması, platformun ABD’deki varlığını güçlendirmeye çalıştığı ve kanun yapıcıların endişelerini hafifletmeye yönelik bir çaba olduğu düşünülebilir. Ancak, TikTok kongre duruşması, platformun ABD’deki güvenlik sorunlarının hala ciddi bir şekilde ele alınması gerektiğini gösterdi. TikTok’un verileri güvende tutma konusunda daha fazla adım atması ve ABD hükümetiyle işbirliği yapması gerekebilir.
Bazıları bunun ifade özgürlüğüne bir saldırı olduğunu söylüyor
TikTok’un, bazı ülkelerdeki kullanıcıların uygulamaya erişememesi için belirli içerikleri sınırlandırması veya kaldırması, özgür ifade hakkı konusunda endişelere neden olabilir. Ancak bu, ABD Anayasası’nın Birinci Değişikliği ile ilgili bir konu değildir, çünkü TikTok, ABD hükümetinin özgür ifade hakkını kısıtlama yetkisine sahip değil. TikTok, ABD’deki kullanıcıların ifade özgürlüğüne saygı duymak zorunda, ancak diğer ülkelerdeki yasal gereklilikleri takip etmek zorunda.
“15 yaşında bir grup çocuğun dudak senkronizasyonu yapmasının korunan bir ifade olduğunu söylemek biraz aptalca görünüyor, ancak bu korunan bir ifadedir”
-James Lewis
Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) ve Bireysel Haklar ve İfade Vakfı (EFF), TikTok’un potansiyel bir yasağına karşı çıktı ve yasağın ifade özgürlüğüne ilişkin önemli endişeler yaratabileceği konusunda uyarıda bulundular. İki organizasyon, yasağın ABD Anayasası’nın Birinci Değişikliği ile korunan ifade özgürlüğüne aykırı olabileceği ve yasal işlem yapılmasına yol açabileceği konusunda endişelerini dile getirdi. ACLU ve EFF, hükümetin TikTok’a yönelik endişelerini ele almak için alternatif yollar bulması gerektiğini ve yasağı son çare olarak kullanması gerektiğini belirttiler.
Arkaplan
TikTok CEO’su Shou Zi Chew, TikTok’un ABD’deki verileri güvende tutmak için ne yaptığını anlatmak üzere kongre oturumunda ifade verdi. Chew, ABD’deki verilerin ABD merkezli sunucularda depolandığını, şirketin Çin’deki çalışanlarının bu verilere erişemediğini ve hiçbir şekilde Çin hükümetiyle veri paylaşmadıklarını söyledi. Ayrıca, şirketin güvenlik ekibinin verileri sürekli olarak izlediğini ve herhangi bir güvenlik açığı tespit edilirse derhal düzeltildiğini de vurguladı.
Chew ayrıca, TikTok’un ABD’deki kullanıcıların kişisel verilerini korumak için gerekli adımları attığını ve ABD’deki yasalara tam olarak uymaya devam edeceklerini belirtti. TikTok ayrıca, ABD’deki kullanıcıların verilerini Çin’e taşımayacaklarına dair bir taahhütte bulundu. Bununla birlikte, yine de TikTok’un güvenlik konusunda ciddi endişelere yol açtığı ve yasa yapıcıların uygulamayı daha yakından izlemeye devam edeceği belirtiliyor.
TikTok, Yeni Zelanda, İngilitere ve Fransa’da yasaklanıyor
Ya öyle olsaydı?
TikTok, hızlı büyüme ve popülerlikle birlikte, aynı zamanda veri güvenliği ve ulusal güvenlik riskleri konusunda da büyük zorluklarla karşı karşıya kaldı. Teknoloji sektöründe ABD ve Çin arasındaki giderek karmaşıklaşan ilişkiler de TikTok’un durumunu daha da zorlaştırdı. Şirket, başarısını sürdürmek için bu zorlukları aşmak ve güvenilir bir veri yönetimi ve sahiplik modeli geliştirmek zorunda kalacak. Ancak, şirketin ByteDance’ten ayrılması, TikTok için gelecekte bir fırsat yaratabilir ve popülerliğini ve kullanıcı tabanını koruyabilir.
TikTok’un ABD’deki varlığını sürdürmesi için bazı adımlar atması gerekecek gibi görünüyor. Şirket, ABD’deki veri güvenliği endişelerini ele almak için daha fazla şeffaflık sağlama, yerel yetkililerle işbirliği yapma ve belki de ByteDance’ten ayrılma gibi çeşitli seçenekleri değerlendirebilir. Ancak, TikTok’un başarısı, hem ABD hem de Çin’deki düzenleyicilerin ve diğer ilgili tarafların onayını gerektirecektir, bu nedenle süreç oldukça karmaşık olabilir.