Türkiye’nin Dijital Oyun Alışkanlıkları araştırması Dorinsight tarafından 24 yaş üstü 464 kişi ile CAWI (online-anket) saha yöntemi ile İstanbul, Ankara, İzmir ve diğer illeri kapsayacak şekilde gerçekleştirildi. Kantitatif metodolojiyle yapılan araştırmada, katılımcılarının tamamı düzenli olarak oyun oynuyor.
ABC1C2DE SES grubuna dahil 24 yaş üstü katılımcıların yüzde 41’i 24-29, yüzde 23’ü 30-34 yaşları arasında, yüzde 36’sı ise 35 yaş ve üzerinde. Araştırmaya katılanların ortalama yaşı ise 33.
Katılımcıların yüzde 31’inin geliri 3 bin-5 bin TL arasında, yüzde 28’inin geliri 5 bin-8 bin TL arasında ve yüzde 17’sinin geliri 8 bin TL üstünde. Ayrıca yüzde 42’si üniversiteyi, yüzde 5’i ise lisansüstü eğitimini tamamlamış.
Oyun oynama süresi arttı
Pandemi sonrasında evde geçen vakit artınca, oyun oynama süreleri de arttı. 2020’nin başından beri bu artışı birçok araştırma sonucunda görmek mümkünken, Türkiye’ye özel olarak bu sürecin arttığını da böylece kaydetmiş olduk. Katılımcıların büyük bölümü 1-2 saat oyun oynasa da, %11’lik bir oranın 4 saat ve üzeri oyun oynadığını görüyoruz. Oyun oynama saatlerinde ise akşam ve gece toplamda %81’lik bir pay ile dikkat çekiyor. Katılımcıların %80’i aktif olarak dijital oyun oynarken, %53’ü bu platformlarda tanıştıkları kişilerle de iletişim kuruyorlar.
Basit bulmacalar, komplike oyunları geçti
AAA olarak tabir edilen pahalı prodüksiyon oyunlar, bulmacanın gerisinde kalsa da, macera, aksiyon, strateji ve simülasyon oyunlarına ilgi halen yüksek. Eğitsel oyunların da %39 seviyesinde olması, çocukların oyunlarla ne kadar haşır neşir olduğunu göz önüne seriyor.
Asıl hedef iyi vakit geçirmek
Katılımcıların yarıdan fazlası iyi vakit geçirmek ve stres atmak için oyun oynuyor. Eğitsel oyunlardaki yüksek oranın yeni şeyler öğrenme seçeneğinde karşılanmamasının sebebi ise, bu tip oyunları daha çok (anketin de katılımcısı olmayan) çocukların oynaması.
En fazla mobil oyun oynanıyor
Mobilin oyun sektöründeki ağırlığının son yıllarda arttığını biliyorduk. Türkiye’de ise PC ve konsolların yüksek maliyetleri bu oranın dünya genelinden daha yüksek olmasına sebep oluyor.
Oyunlarda harcama oranımız düşük
Dolar bazında bakılırsa, oyunlara ayda yaptığımız harcama oranı birçok ülkenin gerisinde. Oyunlara Türkiye özelinde yatırım yapılmamasının sebebini açıklayan bu oranların gelir seviyesindeki düşüş olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Oyun içi satın almalar da dahil olmak üzere katılımcıların yüzde 43’ü hiç harcama yapmamayı tercih ediyor.
Diğer yandan bundan çok daha büyük bir oran, toplamın %81’i ücretsiz oyunları tercih etmek durumunda kalıyor.
Genişbant oyuncular için de bir hayal
Fiber, kablonet ve VDSL erişiminin belirli bir doygunluğa ulaştığını görmek güzel, ancak 16 Mbps’nin en yaygın indirme hızı olması, özellikle oyunlar için yetersiz. Upload hızlarında ise katılımcıların yüzde 32’si 8 Mbps hıza sahip ve %75’i bu hızı yeterli buluyor.
YouTube ve Google Play birinci sırada
%68’lik kısım oyun videoları izlerken, katılımcıların %59’u aynı zamanda yayıncı videoları da izliyorlar. Katılımcıların %68’i yayıncılara bağış yapmazken, en fazla YouTube platformunda oyun videoları izleyip, Google Play Store üzerinden oyun satın alıyorlar.
Katılımcıların çoğu korsan oyuna karşı
Aboneliklerde %25 oranında Xbox Live tercih edilirken, kullanıcı yorumları ve incelemeleri bu oyunları almadaki en büyük etken olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca katılımcıların %78’inin korsan oyunlara karşı oluşu da araştırmada dikkat çeken noktalardan.
Kullanıcı yorumları tercih sebebi
Oyun satın alırken, kullanıcı yorumları arkadaşları, profesyonel inceleme sitelerini ve hatta yayıncıları dahi geride bırakıyor.
Oyun oynarken ilk tercihimiz akıllı telefonlar
Katılımcıların %67’si akıllı telefonlar üzerinden oyun oynamayı tercih ediyor. Bununla birlikte katılımcıların oyun oynamak için tercih ettikleri diğer cihazlara göre yine en sık akıllı telefonlarını değiştiriyorlar.
Oyun oynayanların ikinci ekranı ise TV
Katılımcıların %30’u mobil üzerinden 1-2 saat oyun oynarken, ağırlıklı olarak bulmaca oyunlarını tercih ediyorlar. Oyun oynayanların %51’i aynı zamanda TV izlemeyi de tercih ediyor. Bu da mobil oyunların ağırlığını bir kez daha ortaya koyuyor.
Bulmaca mobilde de birinci
Araştırmayı yaparken sadece mobilde birinci olmasını beklediğimiz bulmaca oyunları, diğer platformlarda da baskın tür olarak karşımıza çıkmayı başardı. Mobilde oynama zorluklarına karşın aksiyon ve simülasyon yine üst sıralarda yer alıyor. Strateji ise diğer platformlara göre mobilde daha popüler.
Sadece oyun için en çok tercih edilen dizüstü bilgisayar markası; Monster
Araştırmaya göre en fazla oyun oynanan dizüstü bilgisayar markası Asus olurken, kullanıcıların sadece oyun için tercih ettikleri diz üstü bilgisayar markası Monster olarak karşımıza çıkıyor.
Yeni nesil konsollar yaygın
Konsol kullanan katılımcıların yüzde 47’si PlayStation 4, yüzde 31’inin ise Microsoft Xbox Series S veya Series X sahibi olduğunu görüyoruz. Mobil konsollarda ise %12 ile PSP lider konumda.
Konsollar PC’den daha yeni tarihli
Konsollarını genelde 2 yıl ve daha kısa süre önce satın alan katılımcılar, son yıllarda canlanan bir pazar olan masaüstü bilgisayarları ise genellikle 2 yıl ve daha uzun süre önce almışlar.
Ekran kartından önce işlemci geliyor
İşlevin tasarımdan önce geldiğini gösterir nitelikte sonuçlar karşımızda olsa da, ekran kartı, işlemci ve RAM’in gerisinde yer alıyor. Oyuncular için pil ömrü, bağlantılar, hafiflik/incelik gibi konular da nispeten az önem taşıyor.
Tercih edilen Samsung, arzu edilen Apple
Oyun oynamak tercih edilen akıllı telefonlar arasında ilk sırada Samsung var. Diğer yandan katılımcıların %32’si oyun için en iyi akıllı telefon markasının Apple olduğunu ifade ediyor. Oyuncular için en vazgeçilmez aksesuar kulaklık olurken, oyun aksesuarı denilince akla gelen ilk üç marka ise Monster, Logitech ve Microsoft şeklinde sıralanıyor.
Oyuncu aksesuarları için en fazla tercih edilen platform Trendyol
Oyun için aksesuar satın alınan yerlere baktığımızda aksesuarlar en fazla internetten satın alınırken, bu kategoride Trendyol en fazla tercih edilen e-ticaret sitesi olarak karşımıza çıkıyor.
Çocuklarda oyun alışkanlıkları
Çocukların %41’i akıllı telefonlarla oyun oynamak isterken, katılımcıların %53’ü çocuklarının oyun bağımlısı olmadığını düşünüyor. Katılımcıların %48’i dijital oyunların aktif, deneysel ve probleme dayalı öğrenmeyi geliştirdiği için çocuklarının öğrenme ve zihinsel süreçlerine katkı sağladığı konusunda hem fikir.
Araştırmaya göre ailelerin %34’’ü okullardaki eğitim ve öğretim süreçlerinde oyunun gücünden faydalanıldığını belirtti.
Oyunun iş dünyasındaki yeri
Katılımcıların %32’si iş yerinde oyun oynanabildiğini belirtiyor. Son yılların gündem maddelerinden olan ve motivasyon artırmadan satış yapmaya, çalışan performansını ve mutluluğunu artıran oyunlaştırma ise %27 ile uygulamada.
Katılımcıların %95’i bu tarz uygulamaların çalışan bağlılığını arttırdığı için faydalı olduğunu ifade ederken, eğlence, rekabet ve ekip çalıştırmasını geliştirme de dikkat çekici oranlarda kabul görüyor. Üretkenlik ve verimlilik artışı ise yüzde 6’da kalıyor.
Türkiye’deki yetişkinlerin yaklaşık yüzde 79’u mobil oyun oynuyor
Ozan Aydemir Gaming in Turkey Oyun ve Espor Ajans Başkanı
2020 yılında 175 milyar doların üstünde olan ve pandeminin etkisi ile büyük bir ivme yakalayan küresel oyun pazarının 2021’de de dünyadaki birçok olumsuz gelişmeye rağmen 170 milyar doların üstünde gelir elde edeceğini tahmin ediyoruz. 2019 yılı ve sonrası için hep istikrarlı büyüme yaşanan oyun sektöründe ilk defa bir düşüş ivmesi gözlemliyoruz ama bu Covid-19 salgınının yaşandığı döneme denk geldiği için olağan bir durum olarak görüyoruz.
Pandeminin oyun pazarındaki etkisi, bu büyümenin çoğunun 2020’de önden yüklenmesi gibi oldu. Bu yıl ise biraz daha stabil dengeyi sağlayıcı bir yıl oluyor. Benzer durumun Türkiye için de geçerli olduğu görülüyor. 2019 yılında 32 milyon olan oyuncu sayısı 2020 yılında 36 milyona, 830 milyon dolar olan toplam hasılat rakamı 880 milyon dolara yükseldi. Oyun sektörü pazarı, 450 milyon dolarla mobil oyunlar, 230 milyon dolar ile bilgisayar ve 200 milyon dolarla konsol oyun pazarı olarak gerçekleşti. 83 milyonu aşkın nüfusu bulunan ülkemizde; 35 milyon mobil oyuncu, 22 milyon bilgisayar oyuncusu, 17 milyon konsol oyuncusu bulunuyor.
Oyuncuları cinsiyetlerine göre değerlendirdiğimizde erkeklerin yüzde 55, kadınların yüzde 45 oranında oyun dünyasında yer aldığını görüyoruz. Türkiye’de herkesin akıllı telefonlara erişiminin olması birlikte mobil oyun oynamasında en büyük etken oldu. Pandeminin de etkisiyle evde kalınan dönemlerinde mobil oyuncularda büyük artış yaşandı. Bugün Türkiye’deki yetişkinlerin yaklaşık yüzde 79’u mobil oyun oyuncusu oldu. Bunların yüzde 49,2’si aksiyon ve macera oyunlarına yöneliyor. Bunu yüzde 46,2 ile puzzle ve yüzde 45,7 oran ile yarış oyunları izliyor.
Türk oyuncusu rekabeti çok seviyor
Görkem Alpaslan Riot Games İletişim Müdürü
Oyun oynamak artık gündelik hayatın içerisine iyice yerleşti ve dijital oyunlar eğlence sektöründen büyük bir pay almaya başladı. Özellikle yeni nesil, izlediği içeriklerden dinlediği müziğe kadar bu dünyadan esintiler taşıyan içeriklerden keyif alıyor. Dijital oyunlar, yeni neslin kendi yarattığı bir alan olarak öne çıkıyor. Bireysel tüketimden sosyal ve interaktif bir eğlence anlayışına geçiş yaşanıyor. Örneğin ilk oyunumuz League of Legends’ın ülkemizde en çok oynandığı saatlere baktığımızda, 19.00 – 22.00 aralığını görüyoruz. Yani bir zamanlar “TV saati” olarak tanımlanan prime time artık “oyun saati” olarak karşımıza çıkıyor. En çok oyun oynanan günler ise cumartesi ve pazar günleri. Bu anlamda eğlencenin tanımı değişiyor.
Türkiye’deki oyuncu profiline baktığımızda hızlı sonuç almak isteyen, tek hamleyle rakibin en kritik noktasını ortadan kaldırabilen karakterlerin tercih edildiğini görüyoruz. Oyuncularımız, seçtiği rolün etkili olmasını, maçlarda ön plana çıkmasını tercih ediyor. Bu nedenle, örneğin ana karakter seçiminde özellikle ani hasar potansiyeli yüksek profiller Türkiye’de çok tercih ediliyor. Ayrıca Türk oyuncusu rekabeti çok seviyor ve bu anlamda uluslararası organizasyonlarda da başarı potansiyelimiz çok yüksek.
Oyuna en az para harcayan ülkelerden biriyiz
Doç. Dr. Güven Çatak GamBAU Dijital Oyun Tasarımı Bölüm Başkanı ve BUG’ın Direktörü
Türkiye’deki oyuncu kesimin ise trendleri yakından takip ettiği veya etmek istediğini söyleyebiliriz. 30 milyonu aşkın oyuncu nüfusumuzla halen oyuna en az para veren ülkelerden birisiyiz. Elbette ekonomik açmazlarımız ortada. PS5 almak, hatta oyunlarını almak ancak hali vakti yerinde olan beyaz yakalı bir kitle için mümkün, keza güçlü bir PC toplamak da. İşin enteresan tarafı tüm dünyada freemium oyunlar, yani ücretsiz (reklamlı) oyunlar ister küçük ölçekli hyper casual ister de büyük ölçekli MMORPG türünde olsun, pazarı domine etmekteler. Bir anlamda oyuncularımızın istediği oldu ve parasız olsalar bile en azından oyunsuz kalmadılar. Bu arada erişemediğimiz oyunları, başkaları oynarken izlemek de bizi tatmin ediyor. Birçok YouTuber ve Twitcher arkadaşımız sağolsun bizler için oynuyor, biz de deliler gibi takip ediyoruz. İşin enteresan tarafı bu durum şu an en çok ihracat yapan ve yatırım alan oyun sektörümüze de yansımış durumda. Zira ücretsiz hyper casual oyunlar ile listelerde ilk 10’da devamlı Türkiye’den oyunlar ve firmalar var. Bu oyunlar sektöre müthiş bir devinim kazandırdı. Genç nüfusumuz en sonunda iş alanını buldu diyebilirim.
Ücretsiz oyunları tercih etmemiz, oyunlar üzerinden sosyalleşmeyi çok sevmemiz dışında, bir de rekabetçi oyunlara, yani elektronik sporlara çok meraklıyız. Espor, üniversitelerden profesyonel spor kulüplerine kadar Türkiye’de oldukça popüler bir hale geldi, ayrıca önemli bir gelir kapısı, kariyer fırsatı olarak görülüyor.
Espor takımlarımız birçok global başarıya sahip şimdiden. Son olarak pek yakında blockchain teknolojileri ile oyunların yolu çok yoğun bir şekilde kesişecek; oyun içi değerleri global bir takas sistemine sokmak ve kendi “NFT”lerini yaratmak; dolayısıyla oynadıkça kazanmak oyuncularımızın çok hızlı adapte olabileceği yeni bir “oyun” olarak ufukta görünüyor.
Bugün herkesin elinde birer oyun donanımı var ve herkes oyun oynuyor
Meriç Eryürek Vardiya Oyun, Espor ve Etkinlik Ajansı Kurucusu
Oyunlar, 1990’ların ortalarından beri oyuncuların günlük hayatının zaten bir parçasıydı. Mobil cihazların gelişmesiyle, herkesin günlük hayatının bir parçası oldular. Sektörde çoğumuzun kullandığı bir klişe var: Sosyal medya ve cep telefonları sayesinde bir sabah kalktık, ve yirmi milyon oyuncumuzun daha olduğunu gördük. Oyunlar hayatımızda, ve çıkmayacaklar. Oyunlara olan ilginin azalmasını beklemek, internetin daha az kullanılmasını beklemek gibi olur. Doğaya aykırı.
Oyuncu alışkanlıklarına gelince. Soruya on yıl önce farklı bir cevap verebilirdim. O zamanlar bir “oyuncu” kitlesi vardı. Evinde oyun donanımı olan. Bugün herkesin elinde ve evinde birer oyun donanımı var. Herkes oyun oynuyor. Bir alışkanlık şablonundan bahsedersek, sadece “günde en az bir saatini oyun oynayarak değerlendirirler” diyebilirim. Evet, harcarlar değil, değerlendirirler. Hardcore oyuncu dediğimiz oyuncuların alışkanlıkları da. Günde bir değil, birden çok saati oyun oynayarak değerlendirmeleri, donanım ve oyunları takip etmeleri, ve elbette ünlü yayıncıları. Bir veya birkaç yayıncıyı takip etmeyen oyuncu çok azdır.
Türkiye’de 25 yaş ve üzeri oyuncu yüzdesinde hızlı bir artış mevcut
Volkan Biçer AdColony’nin Kuzey Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Başkanı
Pandemi şüphesiz, oyun sektörü için hem oyuncu sayısı hem de tüketim sıklığı açısından bir katalizör etkisi yarattı. Son araştırmalar dünyadaki mobil oyuncu sayısının neredeyse 3 milyara yaklaştığını gösteriyor. Dolayısıyla yaş, cinsiyet, ülke ayırımı olmaksızın, herkes bir “mobil oyuncu” olabilir. Buna paralel yine pandemi döneminin etkisiyle mobil adaptasyon tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı ve günlük tüketimin merkezi haline geldi. Bir Amerikalı günde 3,7 saat televizyon izlerken, 4 saatini mobil cihazında geçiriyor ve bu 4 saatin ciddi miktarı oyunlardan geliyor. Bütün bunlar da gösteriyor ki oyunlar, özellikle de mobil oyunlar sadece boş zamanımızda ilgilendiğimiz bir hobi olmak yerine, günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası.
Türkiye’de de globale paralel giden bir değişiklik yaşanıyor. En son rakamlara göre Türkiye’deki yetişkinlerin %79’u mobil oyun oynuyor. Ülkemizde en favori mobil oyun kategorileri aksiyon ve bulmaca olarak önümüze çıkıyor. Bunların yanında global trendlerden farklı olarak, okey, tavla benzeri geleneksel oyunların mobil versiyonları, yarış ve araç simülasyon oyunları ülkemizde sıkça indirilen oyunlar arasında yer alıyor. Kullanıcı tarafında, ülkemizde geçtiğimiz yıllarda erkek ağırlıklı bir oyuncu profili konuşulurken, artık kadın erkek eşit bir dağılım görüyoruz. Buna ek, 25 yaş ve üzeri oyuncu yüzdesinde hızlı bir artış mevcut. Özetle, tüketilen oyunun türü kullanıcıdan kullanıcıya değişse de, artık mobil oyun her kesim insan tarafından oynanıyor.
Bu yazı Digital Report Dergisi 10. sayısında yayınlanmıştır.