Kablosuz bağlantının geleceği olan Wi-Fi, daha yüksek aktarım hızı ve daha düşük gecikme süresi sunarak aynı anda iki erişim noktasına (AP) bağlanmayı mümkün kılabilir.
Küçük bir araştırmayla, çoğu tüketicinin farklı Wi-Fi nesillerine ne kadar yabancı olduğunu ve neleri iyileştirdiklerini görebilirsiniz. Kablosuz bağlantı hayatımızda gerçekten önemli bir noktada. Çünkü evlerimizde, ofislerimizde ve hatta kamusal alanlarda bile amaca bağlanan birçok cihaz kullanıyoruz.
İnternete bağlı cihazların ve çevrimiçi hizmetlerin sayısı arttıkça kablosuz ağın iş yükü de artar. Bu nedenle Wi-Fi 7 teknolojisinin geliştirilmesinin önemi gün geçtikçe artıyor.
Wi-Fi 7 daha yüksek hızlar sunacak
Resmi çıkış tarihi henüz belirlenmemiş olsa da bazı raporlar Wi-Fi 7’nin çeşitli değişiklikler içereceğini iddia ediyor. Yeni isimlendirme, hangi cihazların Wi-Fi 7 ile uyumlu olduğunu hatırlamayı ve tanımlamayı kolaylaştırsa da yeni kablosuz ağ standardı 802.11be olarak adlandırılacak.
Wi-Fi 6’nın şu anda yapabileceği 10 Gbps’nin iki katından fazla olan saniyede 30 GB’a (Gbps) kadar veri gönderebilecek.
Evlerde ve işletmelerde bir kablosuz ağın kapasitesi, 40 Gbps’ye ulaşan USB 4 gibi diğer kablosuz olmayan protokollerin kapasitesine yaklaşacak.
İletim hızındaki bu artıştan yeni 4096-QAM modülasyonu (Wi-Fi 6 1024-QAM kullanır) sorumlu. Ayrıca OFMDA veya “Ortogonal Frekans Bölmeli Çoklu Erişim” teknolojisinin kullanımını da sürdürülecek. Bu, her yolculukta sadece bir paket yerine birkaç paket taşıyan bir minibüs gibi, aynı anda birkaç kullanıcıdan veri göndermeyi mümkün kılacak. Bu teknolojiye ek olarak, MLO (‘Multi-Link Operation’), aynı bilgiyi göndermek için farklı kanalların kullanılmasına izin vererek, aynı anda birkaç bant kullanarak düşük gecikme süresi sağlanacak.
Intel’in sunumuna göre Wi-Fi 7, 2.4 GHz, 5 GHz ve 6 GHz kanallarını aynı anda kullanacak. Ağ performansını artıracak bir diğer değişiklik ise Wi-Fi 6E’de 160 MHz’den yeni standartla 320 MHz’e iki katına çıkacak olan kanalların genişliği oldu. 5,925GHz ila 7,125GHz frekans aralıklarında örtüşmeyen üç kanal oluşturulacak.
Wi-Fi 6E, bu 6 GHz spektrumunu kapsayan ilk standarttır. Önceki Wi-Fi 6 ise ilk kez 2,4 GHz ve 5 GHz bantlarını içeriyordu. Daha düşük frekans bantları daha düşük hızlara sahip olma eğilimindedir. Ancak, daha uzun mesafeleri kapsar ve duvarlardan daha iyi geçer. Bu nedenle yeni protokollerin ikisini nasıl birleştireceğini bilmesi internet kalitesini artıran bir geliştirmedir. Wi-Fi 7, ihtiyaçlarınıza uygun olacak şekilde 2,4 GHz, 5 GHz ve 6 GHz arasında çalışabilecek.
Wi-Fi 7 daha düşük gecikme sunacak
Wi-Fi 6 ve 6E’nin gelişiyle şu anda piyasada yeni standartlar uygulanmakta. Yıllardır Wi-Fi 4 ve 5 entegre MIMO (Multiple-Input Multiple-Output) kullanılıyordu. Ancak yeni kablosuz ağ nesillerinde MU-MIMO (Multiple-User Multiple-Input Multiple-Output) entegre edildi.
MU-MIMO, tek bir erişim noktasının, her seferinde bir cihazla iletişim kurmak yerine, aynı anda birkaç cihazdan veri gönderip almasına izin verir. Bu iyileştirme ile üreticiler erişim noktalarına 8 adede kadar anten entegre edebildiler. Ancak her şey plana göre giderse, 2024 yılına kadar bu protokol yeniden geliştirilecek.
Önümüzdeki üç yıl içinde CMU-MIMO’dan (Koordinatlı Çok Kullanıcılı MIMO) bahsedeceğiz. Bazılarının aynı erişim noktasında olması gerekmeksizin, sekiz antenden on altı antene bir artış olacak. Başka bir deyişle, akıllı telefon aynı alan içindeki iki erişim noktasına bağlanabilecek ve Wi-Fi ağının adını değiştirmeden daha yüksek hızlara ulaşabilecek.
Birçok kullanıcı evlerinde iki erişim noktasına ihtiyaç duyacak yer olmadığını düşünebilir ki bu evlerde iki yönlendiriciye eşdeğerdir. Ancak bu yeni teknoloji havaalanları veya ofisler gibi kamusal alanlarda faydalı olacak.
Wi-Fi 7 hareket algılama yeteneği sunacak
Wi-Fi 7, kablosuz ağların performansını mevcut standartlar üzerinde önemli ölçüde iyileştirmeye odaklanan IEEE 802.11be Aşırı Yüksek Verim (EHT) protokolünü temel alacak. Ancak ufukta görünen sadece bu gelişmeler değil.
Wi-Fi Algılama (802.11bf), şimdiye kadar hayal bile edilemeyen yeni özellikler sunacak: Cihazların hareketini ve yerini tespit edecek.
Wi-Fi sinyal girişimini kullanan SENS teknolojisi, bağlı olsun ya da olmasın, insanların ve farklı nesnelerin menzilini, hızını, yönünü, hareketini, varlığını ve yakınlığını da ölçebilecek.
Başka bir ArXiV makalesi, Wi-Fi ağını basit bir iletişim yönteminden daha fazla bir şeye dönüştürecek ve ev güvenlik sisteminin bir parçası olacak bu yeni aşamanın niteliklerini detaylandırıyor. Alarm sistemi görevi görecekler ve evde kimsenin olmadığını algıladıklarında otomatik olarak kendilerini kapatılabilecekler.
Wi-Fi Algılama 2,4 GHz, 5 GHz, 6 GHz ve 60 GHz’e kadar bantlarda çalışacaktır. Bu son frekans bandında IEEE, bu teknolojinin diğer görevlerin yanı sıra oyun uygulamaları, hizmetler ve gelişmiş uzaktan sağlık izleme ile hareket tanıma için kullanılacağını öngörülüyor.
Her iki standart olan Wi-Fi 7 ve Sensing’in 2024’te yayınlanmasına kadar, bazı ayrıntıların tamamlanması ve doğrulanması gerekecek. Üreticiler halihazırda bu modifikasyonları içeren işlemciler üzerinde çalışıyorlar. Ancak bunları piyasaya sürmek yıllar alacak.