Dünyanın en büyük e-ticaret şirketlerinden Amazon, yılın en yoğun alışveriş günlerinden biri olan Black Friday’de, çalışanlarının küresel çapta organize ettiği protesto ve grevlerle karşı karşıya kalacak. UNI Global Union ve Progressive International tarafından başlatılan Make Amazon Pay kampanyası kapsamında 20’den fazla ülkede binlerce çalışan, işçi hakları ve çevresel sürdürülebilirlik taleplerini duyurmak için harekete geçiyor.
29 Kasım’da başlaması bekleneni eylemler, Almanya, Birleşik Krallık, ABD, Türkiye, İspanya ve Hindistan gibi pek çok ülkede gerçekleşecek. Çalışanlar, daha iyi çalışma koşulları, adil ücretler ve sendikal hakların yanı sıra Amazon’un çevresel etkilerini azaltması için somut adımlar atmasını istiyor. UNI Global Union Genel Sekreteri Christy Hoffman, “Amazon’u hesap vermeye zorlamak için büyüyen bir hareket görüyoruz” diyerek protestoların her yıl daha güçlü hale geldiğini vurguladı.
Birleşik Krallık’tan Almanya’ya, dünyanın dört bir yanında eylemler
Birleşik Krallık’ta protestocular, Amazon’un vergi politikalarını hedef alan bir dilekçe sunacak. Geçtiğimiz yıl şirket, 2020’den bu yana ilk kez kurumlar vergisi ödemişti. Ancak bu durum, yalnızca eski Başbakan Rishi Sunak döneminde getirilen “süper indirim” vergi kolaylığının kaldırılmasıyla mümkün olmuştu. GMB sendikasından Amanda Gearing, “Amazon, güvencesiz işler ve yoksulluk ücretleriyle kırık bir ekonomiyi temsil ediyor” diyerek şirketi eleştirdi.
Almanya’da ise Ver.di sendikasının üyeleri, Dortmund, Leipzig ve Koblenz gibi şehirlerdeki depolarda greve hazırlanıyor. Fransa’da vergi adaleti savunucusu ATTAC, pek çok kentte Amazon’a karşı eylemler düzenleyecek.
Amazon’un yanıtı
Şirketten yapılan açıklamada, “Ekiplerimize sağladığımız rekabetçi ücretler ve güvenli çalışma ortamıyla gurur duyuyoruz. Ayrıca yenilenebilir enerji kullanımında dünya lideriyiz” ifadeleri kullanıldı. Ancak çalışanlar, şirketin iklim politikalarının yetersiz olduğunu düşünüyor. Amazon, 2040’a kadar net sıfır emisyon hedefi belirlemiş olsa da, yıllık karbon emisyonlarının 2019’dan bu yana %34,5 arttığı belirtiliyor.
Öte yandan, Progressive International Eş Genel Koordinatörü Varsha Gandikota-Nellutla, eylemleri “kötü çalışma koşulları çağının sona ermesi gerektiğine dair bir bildiri” olarak tanımladı. İşçi hakları savunucuları, bu büyük hareketin yalnızca Amazon’da değil, küresel işçi hakları mücadelesinde de bir dönüm noktası olmasını umuyor.
Amazon’un bu taleplere nasıl bir yanıt vereceği ve çalışanların daha adil bir çalışma ortamı yaratma çabalarının nasıl sonuçlanacağı önümüzdeki süreçte netleşecek. Black Friday’deki bu küresel dayanışma, iş dünyasında uzun süre yankı bulacak gibi görünüyor.
Öne çıkan görsel: Abid Shah/Unsplash