E-ihracat, günümüzün hızla değişen iş dünyasında, markaların potansiyellerine ulaşması için önemli fırsatlar sunuyor. Global pazaryerlerinde atılan doğru e-ihracat adımları, işletmelerin coğrafi sınırları aşarak uluslararası arenada büyümelerini sağlıyor. Ancak e-ihracat yolculuğunda, global pazaryerleri ile nasıl çalışılacağı ve başarılı bir e-ihracat stratejisi oluşturmanın incelikleri, çaba ve uzmanlık gerektirebiliyor. MegaMerchant’ın Kurucusu ve CEO’su Yaman Alpata, e-ihracatta global pazar yerleriyle nasıl çalışılacağına dair önemli bazı stratejileri ve ipuçlarını DR ile paylaştı. Küreselleşen pazarda, e-ihracatın markalar için sunduğu bu fırsatlar her geçen gün artıyor. 2023’ün sonunda, e-ticaret pazarındaki gelirin yaklaşık olarak 3,64 trilyon ABD dolarına ulaşması bekleniyor. Ayrıca, veriler, 2027 yılına kadar e-ticaret pazar hacminin 5,56 trilyon dolara ulaşacağını öngörüyor.
Yapılan araştırmalar, e-ticaret pazarındaki kullanıcı sayısının 2027 yılına kadar 5,3 milyara ulaşacağını söylüyor. Özellikle, rekabetin yoğun olduğu yerel pazarlarda, markaların global çapta tüketicilere ulaşması, gelirlerini ciddi oranda artırıyor.
E-ihracat yolculuğunda, global pazaryerleri ile nasıl çalışılacağı ve başarılı bir e-ihracat stratejisi oluşturmanın incelikleri, ciddi bir çaba ve uzmanlık gerektirebiliyor. Bu noktada, birçok marka, bilgi eksikliğinden dolayı serüvenlerinin başında pes ediyorlar.
“Satıcıların sadece yüzde 3’ü e-ihracat serüvenlerini başarıyla sonuçlandırabiliyor”
Farklı diller konuşulan ülkelerde, ürün açıklamalarının, müşteri hizmetlerinin ve belgelemelerin yerel dile uyarlanması çok önemli. Ayrıca, her ülkenin kendi vergi ve gümrük düzenlemelerinin ve farklı para birimlerinin olması, markalar için karmaşık süreçler doğurabiliyor.
Birçok marka, global pazarın yoğun rekabeti altında ezilirken ürünlerin dünya genelinde hızlı ve güvenilir bir şekilde teslim edilmesi de ayrı bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Karmaşık lojistik süreçlerinin yanında, birçok marka, ülkelerin kendine özgü hukuki ve ticari düzenlemelerini göz ardı edebiliyor. Bu zor süreçleri başarıyla geçen satıcılar, tüm satıcıların yalnızca yüzde 3’ünü oluşturuyor.
“Hangi pazaryerinde faaliyet göstereceğini, kime ulaşmak istediğin belirler”
Global bir pazaryerine adım atmadan önce, işletmelerin, ürün veya hizmetinin uluslararası alanda en iyi şekilde performans göstereceği pazarı seçmeleri ve o pazarın dinamiklerini derinlemesine anlamaları gerekiyor.
Her bir pazaryeri, kendine özgü dinamikleriyle farklı avantajlar ve fırsatlar sunuyor. İşletmelerin ürünlerini ve hedeflerini en uygun şekilde sunacakları pazaryerini seçmeleri, e-ihracat stratejilerinin başarısı için büyük önem taşıyor.
“Doğru ürünü doğru kelimelerle anlatın”
İşletmelerin, ürünlerini global pazarlarda listelerken özellikle doğru anahtar kelimeleri seçerek ürünlerini müşterilere kolayca ulaşabilir hale getirmeleri gerekiyor. Ürünlerin doğru şekilde fiyatlandırılması, müşteri kararlarını büyük ölçüde etkiliyor. İşletmelerin, rekabetçi fiyatlar sunarak müşterilerin dikkatini çekmeleri ve aynı zamanda karlılıklarını korumaları gerekiyor.
“Sürdürülebilir başarı için verileri izleyin ve analiz edin”
Ürünlerinizi dünya genelinde nasıl teslim edileceği oldukça önemli bir konu. Lojistik ve teslimat süreçleri etkili bir şekilde yönetmek, müşteri memnuniyetini artırmanın yanı sıra, işletmelerin uluslararası arenada rekabetçi kalmasına da katkı sağlıyor.
Hangi ürünlerin hangi pazarlarda daha iyi performans gösterdiğini veya hangi pazarlama stratejilerinin işe yaradığını görmek için eylemlerinizin etkisini izlemeniz ve analiz etmeniz gerekiyor. Diğer türlü, stratejinizi iyileştirme fırsatı yakalamanız mümkün olmuyor.
Global pazaryerlerinde başarılı olmanın anahtarı, ülkelerin nüfusu, alışveriş alışkanlıkları, en çok satılan ve tercih edilen ürünler gibi verileri doğru bir şekilde analiz ederek doğru ürünü doğru pazarda, yüksek alım gücüne sahip bölgelerde konumlandırmaktan geçiyor. MegaMerchant olarak, global alanda deneyimli ekibimizle, doğru analizler ve stratejilerle, markaların global pazaryerlerinde başarıya ulaşmalarını sağlıyoruz.
“6 aylık süreci 6 güne indirebilirsiniz”
Türkiye’nin ilk E-İhracat Konsorsiyumu olarak, e-ihracatın A’dan Z’ye tüm gereksinimlerini tek bir çatı altında birleştirerek markaların bir hafta içerisinde sıfır yatırım ile global pazarda satışa başlamalarını sağlıyoruz. Yani, 6 aylık süreci 6 güne indiriyoruz.
Coğrafi zincirlerini kırmak isteyen markaların uçtan uca e-ihracat ortağı olarak, yurtdışına sorunsuz bir şekilde erişimini sağlamak için hukuki, lojistik ve finansal anlamda tüm altyapı hizmetlerini sunuyoruz.
Global anlamda tecrübeli ekibimiz ve teknolojiden lojistiğe, pazarlamadan içerik üretimine kadar birçok paydaşımızla, globale açılmak isteyen markaların önündeki tüm karmaşık lojistik süreçlerinden dil engellerine ve regülatif süreçlere kadar tüm zorlukları ve belirsizlikleri ortadan kaldırıyoruz.
Üretim aşamasından son tüketiciye kadar olan süreçleri içeren, kapsamlı bir e-ihracat platformu sunarak, işletmeler için global verileri kolay ulaşılabilir ve gözlenebilir kılıyoruz.
Amazon, Etsy, eBay, AliExpress, Joom, Walmart gibi, dünyanın en büyük e-ticaret platformlarında yer almak veya global pazardaki varlığını güçlendirmek isteyen markaların hedeflerin ulaşmalarına yardımcı olmaya devam ediyoruz. Türkiye’nin ihracatını dönüştürmek, büyütmek, daha katma değerli hale getirmek ve tabana yaymak amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Bu yazı Digital Report Dergisinin 17. sayısında yayınlanmıştır.