![Metaverse’ün internet gibi olması mümkün mü? 2 Ali Cumhur Hantal, XR Masters CEO](https://digitalreport.com.tr/wp-content/uploads/2022/09/Ali-Cumhur-Hantal.jpg)
Bugünlerde en çok duyduğumuz kavramlardan biri “Metaverse”. Peki metaverse (veya öte evren) internet gibi bir genel ağ mı olacak? Yoksa birçok farklı evrenden mi oluşacak? Bu sorulara cevap vermeden önce iki çeşit metaverse olduğunu hatırlayalım. Bunlardan biri artırılmış gerçeklik (AR) tabanlı olan diğeri de sanal gerçeklik (VR) tabanlı olan metaverse. Artırılışmış gerçeklik tabanlı olan Metaverse daha yeni ve sanal gerçeklik tabanlı olana göre daha az biliniyor.
Gerçek Dünya Metaverse’ü (Real World Metaverse) veya AR Bulutu (AR Cloud) olarak da adlandırılan bu metaverse’ü internetin gerçek dünya üzerinde varolan hali olarak düşünebiliriz. Kullanıcıların gerçek dünya ile sanal dünyanın kesişiminde ve çevrelerinde olup bitenden kopmadan deneyim yaşayabildikleri bu çeşit metaverse için en güzel örneklerden biri olarak Pokeman Go sayılabilir. Bu öte evreni deneyimlemek mobil telefonlar veya Hololens ve Magic Leap gibi karma gerçeklik gözlükleri aracığıyla mümkün olabiliyor.
Genel bir ağ mı? Yoksa multiverse’ler topluluğu mu?
Sanal gerçeklik tabanlı olan metaverse’ler için ise Roblox veya Sandbox örnek olarak sayılabilir. Bu tip evrenlerde sınır insanın hayal etme gücü olduğu için insan olmayan avatarlar ve fiziksel kuralların geçerli olmadığı, birbirinden çok farklı evrenler yaratılacak. Bunların her biri de diğerinden bağımsız bir bilgisayar oyunu gibi düşünülebilir. Yani sanal gerçeklik tabanlı öte evrenler bu formatta devam ederse genel bir ağ olmaktan çok multiverse’ler topluluğu olacak gibi duruyor.
AR tabanlı olan meta evrenlere baktığımızda ise önemli birkaç önemli özellik söz konusu.
Örneğin tüm AR çerikleri gerçek dünya üzerinde oluşturuluyor ve kullanıcılar bir avatara ihtiyac duymadan kendi vücutları ile bu evreni deneyimleyebiliyorlar.
Ortak payda aslında yaşadığımız dünya oluyor ve standartlar ve protokoller geliştirmeye el verişli bir ortam da oluşmuş oluyor. Örneğin, ‘Açık AR Bulutu Derneği’ (Open AR Cloud Assocıation) yaklaşık üç senedir Açık Coğrafi Uzamsal Konsorsiyum (Open Geospatial Consortium) ile birlikte geopose standardları geliştirmek üzere çalıştı ve bu standardlar yürürlüğe girmek üzere. Coğrafi konumun belirlenmesi ve netleştirilmesi için çok önemli bu adım belki de metaverse tarihinde bir dönüm noktası olabilir.
Şu anda var olan deneyimleri, genel olarak bir ‘Metaverse’ yerine farklı farklı Metaverse’lere ait deneyimler olarak yani Multiverse’ler olarak adlandırabiliriz.
Fakat ne yazık ki bu standartların oluşturulması tek başına bir anlam ifade etmiyor.
Standartların bir işe yaraması için pazardaki büyük şirketlerin de sistemlerini bu standardlara uygun hale getirmesi gerekiyor. Bu ortam sağlanırsa farklı birden fazla AR tabanlı metaverse’ün birbirlerinin içeriklerini görebilmesi teknik olarak mümkün hale gelmiş olacak.
Bu şekilde AR tabanlı metaverse de aynı internet gibi açık (Open) ve birlikte çalışabilir (interoperable) bir genel ağ haline gelebilecek.
İnternet, “intranet”lerden oluşsaydı, dünyamız nasıl olurdu?
Bugün hepimizin bildiği ve deneyimlediği gibi, mobil uygulama geliştiricileri dünyada birden fazla mobil uygulama mağazası (Mobile App Store) bulunduğu için, yarattıkları mobil uygulamalardan birden fazla yaratmak ve yayına sürmek zorundalar. Düşünsenize, internet de dünya çapında tek bir ağ (www) olmasaydı, mobil uygulamalarda olduğu şekilde ve standartları olmayan çok sayıda “intranet”lerden oluşsaydı, dünyamız nasıl olurdu?
HTML standardında yaratılmış sayfalardan oluşan tek bir web sitesi oluşturarak tüm dünyaya ulaşan girişimcilerin birbirinden farklı standartları olan bu intranetler için ayrı ayrı web siteleri yaratmaları ve yayına almaları ne kadar verimsiz olurdu.
![Metaverse’ün internet gibi olması mümkün mü? 3 Metaverse’ün internet gibi olması mümkün mü?](https://digitalreport.com.tr/wp-content/uploads/2022/09/Metaverseun-internet-gibi-olmasi-mumkun-mu-_02.jpg)
Birden fazla öte evren (multiverse’ler) bulunması bize tam da bunu yaşatmaya hazırlanıyor.
Hepimizin bilmesi gereken gerçek şu ki acilen gerekli adımları atmazsak metaverse’te de mobil uygulama pazarında yaşadığımız verimsiz tecrübeyi yaşamak durumunda kalabiliriz.
Bu yazı Digital Report Dergisinin 14. sayısında yayınlanmıştır.