Sanatı demokratikleştiriyor diyen de var, havada uçuşan milyonlar nedeniyle bir balon olduğunu düşünen de var. Görünen o ki sanata katkısından çevreye zararına kadar blok zinciri tabanlı bu çılgın trendi daha uzun süre konuşacağız.
Son haftalarda hem teknoloji dünyasının hem de sanat dünyasının en popüler konusu NFT haline geldi. Kopan bunca yaygaraya rağmen NFT’nin ne olduğuna dair gerçekten çok küçük bir kesimin fikri olduğuna emin olabilirsiniz. NFT’nin bu kadar gündem olmasının asıl nedeni ardındaki blok zinciri teknolojisi değil, bir NFT eseri için istenen paraların bir Monet ya da Picasso eseri ile aşık atmasıyla ilgili.
Peki NFT tam olarak nedir? Sanatın geleceği olabilir mi? Yoksa geçici bir trend mi?
NFT tam olarak nedir?
Açılımı Non-fungible token (Değiştirilemeyen Token) olan NFT’yi başka bir eşi daha bulunmayan dijital varlıkların gerçekliğinin dijital sertifikası olarak tanımlayabiliriz. Daha teknik olarak bakarsak NFT basitçe blok zinciri kaydı içinde depolanan bir veri parçasıdır ve NFT alışverişler blok zinciri teknolojisi üzerinden kayıt altına alınır. Bu blok zincirleri, içindeki verilerin değiştirilememesini sağlayacak şekilde şifrelenmiştir. Genellikle Ethereum ağında üretilen NFT, diğer Token’lardan farklı olarak ERC-721 ve ERC-1155 standartlarında üretiliyor.
NFT – kripto varlık farkı
Kripto varlıkların aksine, NFT’ler kendi aralarında değiştirilemezler. Blok zinciri üzerinde işlem gördükleri için silinmeleri söz konusu değildir ve benzersizdirler. Bir NFT eser, kabaca dijital bir dosyadaki bir imzaya eş değerdir. NFT sertifikası, sadece sanat eserinin yaratıcısını değil, aynı zamanda mülkiyetini ve piyasa değerini de takip ediyor. Dolayısıyla bu sistemle sanat dünyasında müzayede şirketleri gibi aracılar devre dışı kalıyor, sanatçılar eserlerini doğrudan alıcılar ile buluşturabiliyor. Sanatçılar dijital eserin el değiştirmesi durumunda dahi komisyon alabiliyorlar. Fotoğraflar, videolar, GIF’ler, sesler ve herhangi bir dijital dosya bir NFT olarak alınıp, satılabiliyor. Hatta tweet’ler bile NFT olarak satılabiliyor.
Nasıl popüler oldu?
NFT, 2015’ten beri hayatımızda, ancak 2020 yılında pazarı üç katına çıktı. Gerçek anlamda yıldızı ise 2021’de parladı. Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey’ın attığı ilk tweet’i 2,95 milyon dolara ve dijital sanatçı Beeple’ın, 69 milyon dolara bir NFT satması akabinde, tüm dünyanın dikkatini çekmeye başladı. Ünlü müzisyen Grimes, ilk NFT müzayedesinde sekiz sanat eserini müzayedeye çıkardıktan sonra 20 dakika içinde 5,8 milyon dolar kazandı. Şimdiye kadar satılan en pahalı NFT eseri ise, Beeple olarak bilinen Mike Winkelmann’ın yukarıda bahsettiğimiz eseri. İngiltere’nin başkenti Londra’da yer alan Christie’s Müzayede Evi gerçekleştirilen açık artırmada “Everydays: The First 5,000 Days” adlı bu kolaj 69,4 milyon dolara alıcı buldu. Her geçen gün benzer şekilde yüksek fiyatlı satışların geldiği NFT pazarında bugün itibarıyla yaratılan ekonomik hacim 2018 ile 2020 arasındakinin neredeyse on katı.
Türkiye’deki sanat dünyası ve ünlüler de NFT’ye ilgi gösteriyor
Ülkemizde NFT’ye ilgi gösteren isimlerden biri olan ve kendisini ‘kent çizer’ olarak tanımlayan sanatçı Tarık Tolunay’ın Eminönü, Tarihi Galata Köprüsü ve Karaköy’ü resmeden ‘Pandemi’ eseri geçtiğimiz günlerde yaklaşık 36 bin dolara İranlı bir koleksiyonere satıldı. Sadece sanatçılar değil ünlüler dünyasından ve dijital sektörden de NFT alanında şanslarını deneyenler var. Reklamcılık sektörünün önemli isimlerinden Alemşah Öztürk, oyuncu Bensu Soral ve TV programcısı Saba Tümer bu isimlerden bazıları.
Diğer yandan NFT ile ilgili insanların kafaları bazı noktalarda hala karışık. Örneğin Jack Dorsey’in tweet’i NFT olarak satıldı ama o 2,95 milyon dolarlık tweeti Twitter’da görmek hâlâ mümkün. Ve evet, popüler bir GIF’in NFT’si hala çevrimiçi olarak milyonlarca kez paylaşılabilir. Ancak, içeriğin gerçek sahibi, artık yalnızca NFT’nin sahibi olan kişidir. Bunu aslında herkes ünlü bir tablonun bir baskısını satın alabilse de orijinal eserin yalnızca bir kişide olmasına benzetebiliriz. NFT aynı zamanda dijital sanatı desteklemenin en iyi yolu gibi görünüyor.
Aracıların kalkması sonrası ödenen meblağlar ile sanatçıların üretme konusunda daha motive olduğu şüphesiz.
Küresel ısınmaya katkısı var mı?
NFT’nin blok zinciri teknolojisi üzerinde kayıt edilmesi nedeniyle çevreye verdikleri zararla ilgili tartışmalar ise büyüyor. Kripto paralara bakınca Bitcoin madenciliğinde 2021 yıllık tahmini elektrik tüketimi 128 terawatt-saat. Bu, Arjantin’in bir yılda tükettiği elektrikten daha fazla. Aynı durum, aynı büyüklükte olmasa da NFT eserleri üretmek için de mevcut. Tepkilerini ortaya koyan sanatçıların sayısı ise azımsanmayacak düzeyde. Örneğin, sanat platformu ArtStation’ın NFT’yi sistemine dahil etme planları, sosyal medya protestoları sonrası durduruldu.
Bazı sanat çevrelerine göre sanat pazarındaki demokratikleşmenin bir göstergesi olan NFT konusunda dijital sanatçılar çalışmalarını pazarlamanın ve satmanın bu yeni yolu olması dolayısıyla oldukça hevesliler. Ancak her yeni trendin ortaya çıkardığı kısa sürede zengin olma çabaları da, internetin anonimliğinden ötürü NFT açık artırmalarında şaibe olma ihtimali de NFT’nin potansiyeline zarar verebilir. İzleyip göreceğiz.
Bu yazı Digital Report Dergisi 7. sayısında yayınlanmıştır.